TÜM KATEGORİLER
CHP Lideri Kılıçdaroğlu: Erdoğan'ın Baykal'ın Kasetlerini İzlerken Çekilmiş Görüntülerini İzledim
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'nin eski genel başkanlarından Deniz Baykal'ın genel başkanlıktan istifa etmesine neden olan görüntüleri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a izletildiğini ve Erdoğan'a kasetlerin izletilirken çekilmiş görüntülerini kendisinin izlediğini söyleyerek, "Gözlüğünü takıp o kasetleri izlediğini, gözlerimle gördüm. Bir değil birden fazla kaseti izlediğini gördüm" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'nin eski genel başkanlarından Deniz Baykal'ın genel başkanlıktan istifa etmesine neden olan görüntüleri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a izletildiğini ve Erdoğan'a kasetlerin izletilirken çekilmiş görüntülerini kendisinin izlediğini söyleyerek, "Gözlüğünü takıp o kasetleri izlediğini, gözlerimle gördüm. Bir değil birden fazla kaseti izlediğini gördüm" dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Kanaltürk'te yayınlanan Farklı Bakış programında Dışişleri Bakanlığı'ndan yapıldığı iddia edilen güvenlik toplantısının ses kayıtlarını değerlendirdi.
Meşru bir hükümetin El Kaide ile işbirliği yapmasının o devletin uluslararası arenada meşruiyetini sorgular hale getireceğini belirten Kılıçdaroğlu, "Ben daha önce Süleyman Şah Türbesi dolayısıyla, orada bir provokasyon yapılabileceğini ve ordunun Suriye'ye sokulabileceği uyarısını yapmış, Genelkurmayı "sıcak siyasete alet olmayın' diye uyarmıştım. Genelkurmay açıklama yaptı, o açıklamanın üzerine bugünkü ses kayıtları düştü. İki vahim noktası vardır. Bir; ortada devlet sırrı diye bir şey artık yok. Türkiye Cumhuriyeti'nin sırları diye bir kavram yok. Devleti siz eğer kendi iç politikanızın açık malzemesi haline dönüştürürseniz, bu tablo çıkar. Siz eğer hükümet olarak, devleti yönetmek için değil de soymak için hükümet olduysanız, bu tablo ortaya çıkar. Devlet sırrı. Hangi devlet sırrı? Bütün dünyanın bildiği konuyu, şimdi kendi yurttaşları için yasak getiriyor. Youtube'u yasakladı. Neden? Kimse öğrenmesin diye. Bütün dünya biliyor, bizim insanımız niye bilmesin. Kendi yaptıklarını bu halkın öğrenmesini istemiyorlar" diye konuştu.
Dışişleri Bakanlığı'nda geçtiği iddia edilen görüşmeye katılanların ifadesine baş vurulması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Ortam dinlemesi mi? Birileri mi onları dinleyip, servis etti? Biz bunları bilmiyoruz. Ama ortada vahim bir tablo var. Dört kişinin konuşmasına bakınca farklı bir tablo çıkıyor" değerlendirmesinde bulundu.
-"SİZ BİR KUMPAS KURARAK, GENCECİK ÇOCUKLARI SURİYE'DE NASIL ÖLDÜRÜLECEĞİNİN KILIFINI HAZIRLIYORSUNUZ"-
Devletin sırlarının tamamen ortaya çıktığını devletin delik deşik olduğunu savunan Kılıçdaroğlu'na ses kaydının içeriğine ilişkin yayın yasağı olduğu hatırlatıldı. Türkiye'nin açıkça savaşa sokulmak istendiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Ama buna uluslararası meşruiyet kazandırmak için "acaba Suriye'den Türkiye'ye nasıl bir kumpas kurarız? Oradan buraya füzeleri nasıl göndeririz? Süleyman Şah Türbesi'ni nasıl basarız? Oradaki askerlerimizi nasıl şehit ederiz ve onu gerekçe göstererek biz Suriye'ye nasıl gireriz.' Allah aşkına, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin konuşacağı konu bu mudur? Bunun hesabını vermek zorundalar. Sayın Cumhurbaşkanı ne konuştu, konuşmadı bilmiyorum. Ne kadar bilgisi var yok onu da bilmiyorum. Siz bu ülkenin gariban çocuklarını, askerlerini Suriye'ye sokmak istiyorsunuz ve bunun altyapısını oluşturmak istiyorsunuz. Sen kendi oğlunu gönder. Oğlun paraları istifleyeceğine gönder bakalım savaşa. Suriye bizim için tehdit değil. Bütün dünya bunu biliyor, kendi iç işi var zaten" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu bu çabanın ise seçimlere özel bir çaba olduğunu savunarak, devletin ve devletin içindeki insanların adaletsizliklere tahammül edemediği belirtti. Devletin içindeki bu kadroların insanların boşu boşuna savaşa gönderilmesini istemeyeceğini anlatan Kılıçdaroğlu, ama iktidar olanların devlet olduğunu kaydetti.
Görüşmenin içeriğine değinen Kılıçdaroğlu, "Acı olanı ise Genelkurmay 2. Başkanının oradaki tutumudur. Siz bir kumpas kurarak, gencecik çocukları Suriye bataklığında nasıl ölebileceğini, nasıl öldürüleceğinin kılıfını hazırlıyorsunuz. Nasıl bir askerdir, nasıl bir vicdan aklım almıyor, itiraz etmesi gerekirdi. Eğer siz dış politikayı böyle yaparsınız gelip duvara çarparsınız. Kahraman yaratmak istiyorlar. Erdoğan'dan kahraman çıkmaz, çünkü hırsızdan, başçalandan kahraman olmaz. Kumpas kurarak askerini bir yere sokan adamdan kahraman çıkmaz. Suriye neden Süleyman Şah Türbesi'ne saldırsın. Bir mantığı var mı? "Ben oraya adamlarımı gönderirim, saldırıyı tezgahlarız biz.' Ne demek bu? Yasak getiriyorlar kimse öğrenmesin diye, bütün dünyanın bildiğini Türk halkına yasaklıyorlar. Neresi devlet sırrı?" açıklamasında bulundu.
-DÜŞÜRÜLEN SURİYE UÇAĞI-
Geçtiğimiz günlerde sınırı ihlal ettiği gerekçesiyle düşürülen Suriye uçağına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, "İnsanın aklına şu geliyor: Acaba düşürülen Suriye uçağı, angajman kuralları ihlal edilmeden mi vuruldu? Genelkurmay 2. Başkanının bu konuşmasından sonra kimse kusura bakmasın, bir ülkenin ordusu bir kumpasla savaş meydanlarına gitmez, hele içinde kendisi varsa. Bu hükümetin başında olan zat açıkça Türkiye'yi Ortadoğu bataklığına sürüklemek istiyor. Bu devletin sırlarını koruyamıyorsanız, 12 yıl sen nasıl Başbakanlık yaptın" diye konuştu.
Toplantının nasıl dinlendiğine ilişkin bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Kim yaparsa yapsın, hükümete düşen falillerini bulup yargıya teslim etmektir. Bulacaklarını söylüyorlar. Bulsunlar, bulamazlarsa daha büyük töhmetin altında kalırlar. "Casusluk faaliyeti. Devletin haremine girmişler.' Sen neredeydin, o harem kime teslim edildi. Buna teslim edilmedi mi?" diyerek cevap verdi.
Savaş isteyen bir hükümetin olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Orduyu göndermek için gerekçe arıyoruz. Bu saatten sonra oraya ordu girmez. Girerse bütün sorumluluk onlardadır, gelen her şehidin sorumlusu onlardır" dedi.
YouTube erişimin engellemesine yönelik değerlendirmelerde de bulunan Kılıçdaroğlu, "YouTube'ye erişimin engellenmesiyle sadece Türk vatandaşlarının bu ses kayıtlarına ulaşmasının engellendiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Kendi ayıbını gizlemek için kendi vatandaşlarına erişim engeli getiriyor" diye konuştu.
-"BEN GÖZLERİMLE GÖRDÜM"-
CHP'nin eski Genel Başkanı Deniz Baykal'ın genel başkanlıktan istifa etmesine neden olan kasetlerin Erdoğan bilgisi dahilinde internette yayınlandığı yönündeki iddiaları değerlendiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, "İnsanda biraz ahlak olur. Bütün inançların ortak temeli ahlaktır. Siyasetçinin halkına yalan söylememesi lazım. CHP'ye bir çok iftiralar atıldı. O yaptı, şu yaptı, bu yaptı diye. Ben gözlerimle gördüm. Gözlüğünü takıp o kasetleri izlediğini, gözlerimle gördüm. Bir değil birden fazla kaseti izlediğini gördüm" dedi. Nerede gördüğüne yönelik bir soruya cevap veren Kılıçdaroğlu, bunu açıklayamayacağını belirterek, "Video kaydı. Dizüstü bilgisayardan Erdoğan'a izlettiriliyor ve konuşuluyor. Erdoğan'a izletenler aynı zamanda Erdoğan'ı da görüntüye alıyorlar. Dizüstü bilgisayarın üzerindeki kameradan Erdoğan'ı da görüntüye alıyorlar. O konuşmalar internete düşen konuşmalardır. Haberi var" ifadelerini kullandı.
-"TÜRK SİYASETİNDE BÖYLE BİR AHLAKSIZLIK HİÇ OLMAMIŞTIR"-
Başbakan Erdoğan'ın görüntülerden haberi olmadığını ve görüntüleri kendisinin kaldırttığını söylediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Açıkça yalan söylüyor, bu kadar aşağılık yalan söyleyen başka bir insan görmedim. Nasıl yalan söylüyorsun bu kadar kolay şekilde. Arkasından olay medyaya yansıdı, malum görüntüler vesaire falan. O gördüğüm görüntüde, Erdoğan'ın eliyle gözlüğünü takarken, nasıl izlediğine dair fotoğraf internete düştü, benim gördüğüm videonun başıydı o. Umarım önümüzdeki günlerde düşer ve Erdoğan'ın nasıl bir adam olduğunu bu millet görür" diye konuştu.
Bu görüntüleri ne zaman izlediğine yönelik dair bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, zaman vermek istemediğini belirtti. Baykal'ın bu görüntüyü bilip bilmediğinin sorulması üzerine ise Kılıçdaroğlu, "Biliyor. O nedenle Erdoğan'ı mahkemeye verdi. Erdoğan bu konuda hep yalan söyledi. Şu konuşma da var orada başka bir kasetle ilgili; "Bir iki gün daha beklersek daha net görüntü elde edebiliriz.' Bunu söyleyen, bunu konuşan Erdoğan, çok iyi biliyor onları, nasıl yaptığını. Kimlere talimat verdiğini, nasıl gerçekleştirdiğini. Türk siyasetinde böyle bir ahlaksızlık hiç olmamıştır. Bizim siyasetimizde kişilerin özel hayatına hiç girilmemiştir. "Ben engelledim' diyor. Peki sen değil miydin "bu özel değil, geneldir, genel' diyen, sen değil miydin. Bu zat değil miydi. Özel hayat madem ki bu kadar saygıydı, peki sen meydan meydan dolaşıp bunu diline dolamadın mı? Ahlak kırıntısı var mı diye merak ediyorum. Önümüzdeki günlere görün daha ne pislikler ortaya çıkacak. Siyaseti siz ahlak üzerine inşa etmezseniz kirli kirli size bulaşır. Zaten bulaştı. Bunun hesabını verecek, yürekten inanıyorum, Allah büyüktür" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın görüntüleri ilginç bir suratla izlediğini belirten Kılıçdaroğlu, "İnsan gerçekten bakınca, yazıklar olsun demek geçiyor içinden. Zaten söylüyoruz da yazıklar olsun" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu görüntüleri gördükten sonra gerekli mercilere neden başvurmadığının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, kayıt verilmediği için bunu açıklamadığını, ama o kayıttan alınan biri fotoğrafın internet sitelerine düştüğünü, o nedenle kendisinin açıkladığını belirtti.
