Haberler

CHP'li Koç'tan Anadilde Eğitime Son Nokta

CHP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, anadilde eğitim tartışmaları konusunda, "Açıklıkla söylüyorum; CHP'nin dil konusundaki önerisi şudur; "Eğitim dili Türkçedir CHP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, Suriye'de kimyasal...

CHP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, anadilde eğitim tartışmaları konusunda, "Açıklıkla söylüyorum; CHP'nin dil konusundaki önerisi şudur; "Eğitim dili Türkçedir CHP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, Suriye'de kimyasal silah kullanılmasına ilişkin, "Umarım bu işin sonunda somut verilerle ülkemiz töhmet altında bırakılmaz. Değişik noktalarda kullanıldığı iddia edilen kimyasal gazların, silahların Türkiye bağlantılı bir ilişki zinciri içinde kullanıldığına ilişkin Türkiye'ye dönük bir fatura çıkmaz" diye konuştu.

Koç, dün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısının ardından, basın toplantısını bugün yaptı. MYK toplantısında, yerel seçimlerde aday belirleme yöntemlerinin değerlendirildiğini ifade eden Koç, bu hafta sonu Burdur ve Bolu il merkezleri ile Sinop'un Ayancık ilçesinde, tüm üyelerin katılımı ve örgüt denetiminde eğilim yoklaması yapılacağını kaydetti.

Açıklamasında eğitim sistemini eleştirerek, 11 yılda 5 Milli Eğitim Bakanının değiştiğini belirten Koç, "Türkiye eğitim alanında çok ciddi bir karanlığa sürüklenir durumda. Siz çağdaş bir eğitim sistemini bir karanlığa, bir bağnazlığa dönüştüren sistemin taşlarını döşerseniz gelecek kuşaklar farklı yerlerin militanı olma yönünde bir kuşak olarak yol alacaktır. Bu durum Türkiye'nin geleceği açısından bir felakettir.

Uyarıyoruz; eğitim sistemindeki bu karartma Türkiye'de yakın dönemde ciddi bir ulusal güvenlik sorunu oluşturacaktır. Okullarda küçücük, körpecik beyinlere "öldürmek, kurşunlama, cihada gitme' bir takım öğretilerle girilirse bunun sonu nereye varır, bunu bu ülkede yaşayan herkesin sağlıklı bir şekilde değerlendirmesi gerekiyor" dedi.

Koç, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın okulların açıldığı ilk gün öğrencilere Gulbeddin Hikmetyar'ı öven şiir kitabı dağıtmasıyla ilgili de, "Sayın Nabi Avcı çok ağır bir sorumluluk içinde. Öyle tonton görünüş, babacan tavırlar yetmiyor. Millet önünde, tarihin önünde ağır bir vebal altında Sayın Bakan" diye konuştu.

-DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ: "SEÇİMLERE KADAR DEMOKRATLIK GÖMLEĞİ"-

Koç, Demokratikleşme Paketi'ne ilişkin ise, muhalefetin hiçbir bilgisi olmadığını ifade ederek, "Siyaset kurumunun, iktidar partisi de dahil kendi içindeki üç-beş kişi dışında net bir bilgileri yok. Kimseye danışılmadan, tartışılmadan, kapalı toplantılarda meşruiyet dışı taraflarla pazarlık edildiği kuşkusu açık seçik ortada olan bir paketten bahsediyoruz" dedi.

Paket hazırlanırken, ana muhatabın Türk milleti ve meşru siyaset kurumları değil; terör örgütünün içerideki ve dışarıdaki yönlendiricilerinin olduğunu savunan Koç, "Dekor var bir de ortada, dekorda da silah ve terörün rehin aldığı siyaset kurumu. Gerçek bir demokratikleşmeyi herkes bekliyor ama ihtiyaca binaen bir demokratikleşme, Başbakanın yakın dönemde ihtiraslarını karşılayacak kadar bir demokratikleşme" ifadelerini kullandı.

Demokrasi paketinde demokrasinin, katılımcılığın, çoğulculuğun olmadığını ifade eden Koç, "Kocaman bir samimiyetsizlik, ürkeklik, aynı zamanda kişisel hesapların yattığı koca bir aymazlık, gördüğümüz tablo bu. Özeti, seçimlere kadar sürdürülmesi gereken bir demokratlık gömleği giymek" diye konuştu.

-SURİYE: "UMARIM BU İŞİN SONUNDA TÜRKİYE TÖHMET ALTINDA BIRAKILMAZ"-

Suriye konusunda da, kimyasal silahların şu andaki mevcut rejim tarafından kullanıldığının yanı sıra bu silahları ne idüğü belirsiz değişik radikal unsurların karmaşasından oluşan grupların kullandığı yönünde de ciddi bir takım suçlamaların olduğunu belirten Koç, "Umarım bu işin sonunda somut verilerle ülkemiz töhmet altında bırakılmaz. Değişik noktalarda kullanıldığı iddia edilen kimyasal gazların, silahların Türkiye bağlantılı bir ilişki zinciri içinde kullanıldığına ilişkin Türkiye'ye dönük bir fatura çıkmaz" diye konuştu.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun "Türkiye hiçbir zaman savaş çağrısı yapmadı" açıklamasını da "pişkinlik" olarak değerlendiren Koç, "Sen bir iki hafta savaş tamtamı çal en yüksek perdeden, en yüksek frekanstan çığırtkanlığını yap, süreç başka bir boyuta gittiğinde, aklı selim diplomasi öne çıktığında, "biz hiçbir zaman savaş çağrısı yapmadık' deme pişkinliğini gösteren bir Dışişleri Bakanı. Allah kimseyi bu duruma düşürmesin" diye konuştu.

-ANAYASA: "ANA ÖZNE CHP DEĞİL, AKP'NİN TAVRININ SAKLANMASI"-

Koç, Anayasa Uzlaşma Komisyonunun CHP'li üyeleri arasında yaşanan tartışmalara ilişkin ise, CHP'de kimsenin talimatla kendi düşüncelerini değiştirmediğini ifade ederek, bu tartışmaların çok doğal olduğunu belirtti. CHP'yi bağlayan ilkelerinin ve programının olduğunu vurgulayan Koç, "Çok merak ediliyor, CHP ne söyledi, ne bitti? Açıklıkla söylüyorum; CHP'nin dil konusundaki önerisi şudur; "Eğitim dili Türkçedir. Anadili Türkçe olmayan öğrenciler zorunlu Türkçe eğitiminin yanı sıra kendi dillerini öğrenmek ve kullanmak hakkına sahiptir. Devlet bu hakkı etkili bir şekilde kullanılması için gerekli tedbirleri alır, nokta."

Anayasa masasında samimiyet olmadığını, Ak Parti'nin masadan kaçmak için fırsat aradığını söyleyen Koç, "Burada ana özne CHP, CHP'li milletvekillerinin tartışmaları değil. Burada ana tartışma AKP'nin kendi ihtiyacına binaen takındığını tavrın saklanmasıdır, gizlenme gayretidir" diye konuştu.

-"EY ALLAH'IM SEN YARATTIN BUNLARI, YARATTIN DA BİRAZ DA TAKİP ET"-

Koç, Başbakan Erdoğan'ın CHP'nin "Savaşa Hayır" mitinglerine ilişkin "Sevsinler seni. Çanakkale'de savaşa hayır diyebildiler mi" şeklindeki sözlerine de şöyle yanıt verdi:

"Seni bütün dünya seviyor ya şu anda, farkında değil misin? Herkes sıraya girmiş, bir seni öpüyor, bir Dışişleri Bakanını öpüyor. Sevmekten yoruldu dünya sizi.

Çanakkale Savaşlarıyla Suriye'deki çatışmaları hangi mantık, hangi dar kafalılık, hangi tarih bilgisi, hangi politik analiz yeteneği aynı kapsama alanına sokabilir? Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı bu talihsiz benzetmeyi eğer yapabiliyor ve bunu da büyük bir aymazlıkla ifade edebiliyor ise artık sözün bittiği yerdeyiz.

Ey Başbakan bu ifadelerinle, seninle Türk milleti arasında ciddi bir kimlik uyuşmazlığı var, bunun yorumu bu. Bir yakarışla bitireyim; Ey Allah'ım sen yarattın bunları, yarattın da biraz da takip et, sokağa salma"

-"SINIRSIZ BİR SAÇMALAMA HAKKI"-

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Koç, BDP'nin yeni Anayasa çalışmaları üzerinden CHP'ye yönelik eleştirilerinin sorulması üzerine, "Önce silahın, terörün şantajı altında siyaset yapma alışkanlığından vazgeçsinler" dedi. Koç, BDP'nin Kürt milletvekillerine yönelik çağrısının hatırlatılması üzerine de, "Böyle bir çağrının Türkiye'nin bugün içinde yaşadığı tartışmalar katkı getirebileceğini umuyor musunuz? Sürekli bir etnik temel, etnik inanç kökeninde bir ayrışmayı çağrıştıran çağrılar" diye konuştu.

Seçim sistemiyle ilgili "daraltılmış bölge" önerisine nasıl baktıklarının sorulması üzerine de, "Ne getireceği belli değil. Bir sistemi değişliğine gidilmesi durumda hangi bölgede, hangi oranda baraj koyacaksın? Bütün bunlar önümüze bir veri gelmeden ifade edilmesi yanlış" dedi.

Koç, Başbakan Erdoğan'ın ODTÜ'deki yol protestosuyla ilgili "Gidin ormanda yaşayın" sözlerini de, "Sınırsız bir saçmalama hakkını kullandığını söyledim. Herhalde yine promterin dışında bir konuşma. Bu Başbakanın demokratik olgunluğa erişemediğini gösteriyor" şeklinde değerlendirdi. - Ankara

Kaynak: ANKA / Güncel

Kemal Kılıçdaroğlu Haluk Koç Ak Parti Suriye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title