Çevre ve Şehircilik Bakanı Güllüce -

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Türkiye'de çevrenin önemsizleştirildiği yönündeki yaklaşımın doğru olmadığını belirtti.

Güllüce, Laboratuvar, Ölçüm ve İzleme Dairesi Başkanlığında, 81 ilde hava kalitesinin izlenmesi sürecine ilişkin düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin çevre konusunda bazı noktalarda dünya standartlarını birebir yakaladığını söyledi.

Şu anda 50 milyon kişiye yönelik hava kirliliği ölçümü yaptıklarını dile getiren Güllüce, 2015'in sonunda 75 milyon için hava kirliliğini ölçecek duruma geleceklerini bildirdi. Güllüce, "2015 sonunda, artı eksi birkaç ay koyalım, bütün Türkiye'de, 330 noktada hava kirliliğini ölçmüş, dünya standartlarını yakalamış duruma geleceğiz" dedi.

"Kendimizi, kültürümüzün de bize emrettiği, bütün yaratılmışların hukukunu korumakla görevli olarak kabul ettiğimiz bir ilkemiz var" ifadesini kullanan Güllüce, "Taşıyla, kayasıyla, bütün canlılarıyla dünyada ne kadar yaratılmış varsa, kendimizi onların hepsinin hukukunu korumakla görevli kabul ederiz. Bu yüzden de hava kirliliğiyle mücadeleyi, atıkları yönetmeyi, sadece insanlara yönelik değil, canlı cansız ne varsa hukukunu koruma görevini yerine getirmek gibi mütalaa etmek lazım" şeklinde konuştu.

Güllüce, Türkiye'nin dünyada en hızlı kalkınan ülkelerden biri olmasından mutluluk duyduklarını, hızlı kalkınan ülkelerde çevreye de çok hassasiyet gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin çevreyi çok iyi koruyarak kalkınabildiğine işaret eden Güllüce, şunları kaydetti:

"Çevre, Batı ülkelerinin geçmişte dünyayı kirlettikten sonra akıllarına gelmiş. Kalkınmışlar, sanayi devrimini yapmışlar, dünyayı kirletmişler, sonra 70'li yıllarda demişler ki 'Çevre diye bir şey varmış.' Biz öyle demiyoruz, biz hem sanayileşiyoruz hem dünyayı hiç kirletmemenin çabasını harcıyoruz. Olabildiğince çevreyi koruyarak kalkınmaya çalışıyoruz. Bu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, hükümetlerinin oldukça büyük bir başarısıdır. Göğsümüzü gere gere, iftihar ederek söylüyorum."

Yapılan birçok şeyin çevreye endirekt olarak fayda oluşturduğunu belirten Güllüce, kentsel dönüşümü örnek gösterdi.

Kentsel dönüşümün hava kirliliğine önemli katkısı bulunduğunu ifade eden Güllüce, çöküntü ve gecekondu alanlarında, kötü yerleşim yerlerinde yakıttan, ısıdan kaynaklanan hava kirliliği miktarının, modern yapı ve çevrelerde çok daha aşağıya indiğini bilirdi.

Güllüce, TOKİ'nin yaptığı işlerle Bakanlığa destek olduğuna işaret ederek, "Türkiye'de 600 bin konut yapmış, çok büyük hizmetler vermiş bir kurumumuz. Çok ucuz, çok az taksitlerle ev sahibi yapmak gibi önemli bir hizmeti yerine getiriyor. Aynı zamanda yaptığı semtlerle, binalarla hava kirliliğinin azalmasına katkıda bulunuyor" değerlendirmesinde bulundu.

Bakanlık olarak çevrenin korunması, bu konuda dünya, AB standartlarına ulaşma, varsa eksiklikleri tamamlama noktasında azami gayret gösterdiklerini vurgulayan Güllüce, "Sanıldığı gibi değil. Dünya standartlarında iyi bir yerdeyiz. Ama bazı menfi, olumsuz gözle bakıldığında, Türkiye'de çevrenin sanki önemsizleştirildiği gibi bir anlayış var, bu doğru değil" ifadelerini kullandı.

-"Şu anda flu bir durum var"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bakan Güllüce, "Hava kalitesinde sıkıntı yaşanan, çalışma yapılacak il olup olmadığına" ilişkin soru üzerine, tüm bölgelerin tarandığını belirtti. Güllüce, "2015'in sonunda şunu diyeceğiz. 2015 sonu beni çok bağlamasın, artı eksi 3-5 ay olabilir. Fikirtepe'de şöyle bir laf etmiştim. '36 saat sonra şunu yapacağım' diye. Birisi tweet attı '6 saat geçti hala olmadı' diye. 4 senelik işi 36 saate indirdik, 6 saat gecikince olay oldu. Takribi bir rakam veriyoruz, 2015 sonunda bütün hava kirliliğiyle ilgili ölçüm istasyonlarını kurarız" diye konuştu.

"Siirt Tillo'da baraj kapaklarının açılması sonucu yaşanan olayın" sorulması üzerine de Güllüce, "Bir sürü bilgi kirliliği var. Basın 'yasak bölge' diye yazıyor, 'siren çalındı' deniyor, '15 dakika önce haber verildi' deniyor, 'verilmedi' deniyor. Bunların hangisinin doğru, hangisinin ne durumda olduğunu bilmiyorum. Zaten müfettişler gönderildi, inceleniyor. Onlar çıktıktan sonra net bir şey söylemek lazım. Şu anda flu bir durum var. Seçilmiş Cumhurbaşkanımız bu konuda talimat verdi, inceleme yapılıyor" diye konuştu.

Bakan Güllüce, daha sonra Kalibrasyon Laboratuvar ve Mobil Hava Kalitesi Ölçüm İstasyonu'nu inceleyerek, çalışmalar hakkında bilgi aldı.

-Hava kalitesi izleme ve değerlendirme süreci

Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ait istasyon sayısı, AB uyum sürecinde yürütülen Marmara Bölgesinde Hava Kalitesi Alanında Kurumsal Yapılandırma Projesi kapsamında Marmara Temiz Hava Merkezi'ne bağlı 39 istasyon kurulmasıyla 169'a yükseldi.

İstasyonlardan elde edilen saatlik ortalamalar şeklindeki ölçüm verileri, özel ağ üzerinden Bakanlığın Çevre Referans Laboratuvarı'nda yer alan Veri İşletim Merkezi'ne aktarılarak izleniyor. Bu merkezde cihazların kalibrasyon ve alarm bilgileri göz önüne alınarak, veriler üzerinde doğrulama çalışması yapılıyor.

Değerlendirilen verilerle aylık ve yıllık raporlar hazırlanıyor. İzleme ağından elde edilen ham veriler "www.havaizleme.gov.tr" adresinde eşzamanlı yayınlanıyor.

Ülke genelinde hava kalitesi izleme istasyon sayısının en az 330 olması gerekiyor. Türkiye genelinde İstanbul, Samsun, Erzurum, İzmir, Adana, Konya, Ankara, Diyarbakır olmak üzere 8 temiz hava merkezi bulunuyor.

Bakanlıkca Hava Kalitesi Ön Değerlendirme çalışmaları da sürdürülüyor. 2011-2012 dönemlerinde Samsun, 2012-2013'te İzmir ve Erzurum temiz hava merkezine bağlı illerde hava kalitesi ön değerlendirme çalışması tamamlandı. Ankara temiz hava merkezine bağlı illerde bu yıl şubat ayında başlayan çalışmalar devam ediyor. Adana, Konya ve Diyarbakır temiz hava merkezine bağlı illerdeki çalışmalar ise ihale aşamasında bulunuyor.