Canikli: "Kılıçdaroğlu CHP'den Utanıyor"

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, "(Referanduma yönelik 'Hayır' kampanyası) CHP var biliyoruz çalışıyor. Onun ortakları var HDP var, onları gerçi biraz geride tutuyorlar. Terör örgütleri var, açıkça çalışıyorlar üçü birden. İstihbarat raporlarına göre DEAŞ 'Hayır'a çalışıyor, Pkk, çalışıyor, FETÖ'yü zaten biliyorsunuz, içerde ve dışarda çalışıyor." dedi.

Başbakan Yardımcısı Canikli, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ev sahipliğinde düzenlenen toplantıda, Beyoğlu esnafı, Sivil Toplum Kuruluşları ve Oda temsilcileri ile bir araya geldi. Konuşmasında 16 Nisan'da referanduma sunulacak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Canikli, sistemdeki sorunları gelecekte sona erdirmek adına yeni modelin Türkiye'de hayata geçirilmesinin zorunlu olduğuna dikkati çekti.

Canikli, yönetimde en ufak bir zafiyetin ortaya çıkmaması gerektiğine ve güçlü yönetimlerin önemine vurgu yaparak şunları kaydetti:

"Şu halimize, içeriye, dışarıya, ihanete bakın. Bu toprakların en çok ürettiği şeylerden biri de maalesef hain. Ama o hainleri bertaraf edecek kahramanlar da her zaman bu topraklardan çıkıyor. 7 Haziran seçimlerinden sonraki tabloya bakın, CHP ile koalisyon görüşmeleri yapıldı, sonra seçime gidildi, koalisyon kurulmadı. 7 Haziran seçimlerinden yaklaşık 1 ay sonra terör örgütü yeniden saldırılara başladı.

Başka nedenleri de vardı ama zamanlama olarak o anı seçmesinin en önemli nedenlerinden biri güçsüz yönetimlerin iş başına gelme ihtimalinin ortaya çıkmasıydı. O dönem AK Parti ile CHP arasında koalisyon kurulduğunu düşünün, her gün kavga. Böyle bir hükümetle, bu ülkenin terörle mücadele başta olmak üzere, devasa sorunlarını çözmek, güçlü kararlar almak mümkün mü? Terör örgütü bunu gördü, saldırılara başladı. En ufak bir boşluk olduğunda şer güçler varsa hemen saldırıya geçiyor, fırsattan istifade."

-"Kimsenin güç devşirme hedefi yok, buna ihtiyaç da yok"

Canikli, güçlü yönetim ve Erdoğan'ın güçlü liderliğinin olmaması durumunda Türkiye'nin yaşadığı darbe, muhtıra, Gezi olayları gibi sıkıntılardan ülke olarak sağ çıkmasının mümkün olmayacağı yorumunda bulundu. Kimsenin güç devşirme gibi bir hedefi olmadığı, buna ihtiyaç da bulunmadığı değerlendirmesinde bulunan Canikli, sistemin geleceği düşünerek hayata geçmesi gerektiğinden bahsetti.

Yeni sisteme karşı çıkan tarafların fazlalaştığını belirten Canikli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"CHP var biliyoruz çalışıyor. Onun ortakları var HDP var, onları gerçi biraz geride tutuyorlar. Terör örgütleri var, açıkça çalışıyorlar üçü birden. İstihbarat raporlarına göre DEAŞ 'Hayır'a çalışıyor, PKK çalışıyor, FETÖ'yü zaten biliyorsunuz, içeride ve dışarıda çalışıyor. İlginç gibi gözüküyor ama derine indiğinizde şaşırmamak lazım. Bu üç terör örgütü birbirleri ile paslaşıyorlar, çatışma alanında da, meydanlarda da iş birliğindeler. Tek ortak hedefleri Türkiye, tabi hepsi piyon. Kılıçdaroğlu onlara dedi ki, 'Siz fazla meydanda gözükmeyin, sizin görüntünüz pek iyi olmaz.' Ama yine duramıyorlar, yurt dışında özellikle Almanya'da meydanlara iniyorlar, 'Hayır kampanyası' yürütüyorlar.

Hatta Kılıçdaroğlu o kadar temkinli davranıyor ki, kendi siyasi partisinin kurumsal kimliği altında bile 'Hayır kampanyası' yürütmüyor. Neden? Çünkü CHP'nin de parti olarak, millet nezdinde hiçbir itibarı, hiçbir kredibilitesi yok. Partisini çıkaramıyor meydana, CHP'den Kılıçdaroğlu utanıyor. Utanmasa çıkar, siyasi partisin sen, açıkça mertçe 'Ben CHP olarak parti kurumsal kimliğim altında bu çalışmayı yürütüyorum' de. Diyebiliyor mu, diyemiyor. Biz AK Parti olarak kampanyamızı yürütüyoruz, sen de yürüt. Yok kredibilitesi. Kredibilitesi olmayanların hepsini kenara itiyor, görünmesinler diye.

Bu millet tabi bunların hepsini biliyor, tanıyor, millet CHP'nin ciğerini biliyor. Ne kadar maske takarsa taksın bunları kapatması mümkün değil. Kemal Sunal'ın bir filmi var ya, 'Sütoğlan seni sevmem, babanı da sevmezdim' diyor. CHP öyle işte, babaları da İnönü."

-"Bütün CHP sözcüleri tebessüm ediyorlar, tokat atsanız orada bile duruşlarını bozmuyorlar"

Konuşmasında CHP milletvekillerinin bu süreçteki tavır ve yaklaşımlarına da değinen Canikli, CHP'yi çok iyi tanımalarına rağmen Meclisteki tavırların kendilerine garip geldiğini anlattı.

Canikli değerlendirmelerine şöyle devam etti:

"Hep gülüyorlar, bütün CHP sözcüleri tebessüm ediyorlar, tokat atsanız orada bile duruşlarını bozmuyorlar. Bize AK Parti diyorlar, son derece nazik şekilde, Akepe diyorlardı biliyorsunuz. Cumhurbaşkanımıza 'Sayın Cumhurbaşkanımız' diyorlar, daha önce saygısız bir şekilde ismi ile hitap ediyorlardı. Bunların tabi faydası yok. Millet CHP'yi çok iyi biliyor. Onların Meclisi sürekli terörize eden, sürekli kavgayı tetikleyen, hakaret eden tavır ve davranışlarını biliyoruz. Şimdi bu CHP bir anda tılsımlı değnek dokunmuş gibi hepsi tebessüm eder hale geldi. Bazen masallarda ve çizgi filmlerde olur ya, onun gibi. Daha ayağını ısırdıkları milletvekilimizin yarası geçmedi, ayağının yarası duruyor hala.

Şu ana kadarki yöntemler başarılı olmadı, bir de bu yöntemi deneyelim diye düşünüyorlar ama gülümsemek onlara yakışmıyor. Bir iki gülümseme ile milleti inandırmaları mümkün değil."

Canikli, süreçte en büyük sıkıntının rehavet olduğuna işaret ederek, referandumdan nasılsa "Evet" çıkacak diye hiç kimsenin rehavete kapılmaması gerektiği çağrısında bulundu. Milletin kafasını karıştırmak için yalan yanlış bilgiler verildiğini ve bunlara karşı çalışmaların devam etmesi gerektiğini belirten Nurettin Canikli, milletin huzurunun her şeyden önemli olduğunu söyledi.

Türkiye'de yapılan hizmetler ve çalışmalar kapsamında sağlık alanında gelinen noktaya değinen Canikli, geçen yıl sağlık hizmetlerinden faydalanmak için Türkiye'ye dünyanın her yerinden 700 bine yakın turistin geldiğini bildirdi.

Başbakan Yardımcısı Canikli, Türkiye'nin en ücra köşesinde bile gelişmiş sağlık hizmetlerinden yararlanılabildiğini belirterek, "Milletimiz kara kaşımız, gözümüz için bizi tutmuyor. Kendisine hizmet edilmediğini hissettiği anda tekmeyi vuruyor, sayısız örnekleri var. 15 yıldır bize hizmet etme onurunu veriyorsa demek ki Cumhurbaşkanımızın liderliğinde temel hedefimizin bu millete hizmet etmek olduğunu bu milletimiz görüyor, biliyor ve inanıyor." diye konuştu.