Bu Adreste Herkese Bir Kurs Var

Modern çağın getirdiği değişim ve teknolojik yenilikler insanları da değişime zorluyor. Yeni ihtiyaçlar ve istekler karşısında insanlar ya danışmanlık hizmetlerine ya psikoloji merkezlerine ya da kişisel gelişim merkezlerine akın ediyor. Kimi zaman tonlarca para döküp, bir dil kursuna, bir spor kulübüne gidiyor insanlar. Peki, bu kursların ve merkezlerin sunduğundan daha fazlasının ve ücretsiz olanından haberimiz var mı? Bir zamanlar halk eğitim merkezleri denilince sadece insanların aklına dikiş nakış kurslarının geldiği merkezler yok artık. Halk eğitim merkezleri de yeniçağa ayak uydurup ismini bilmediğimiz belki telaffuzda dahi zorlandığımız bir birbirinden farklı kurslar ve meslekler sunuyor. "Beşikten mezara kadar öğrenme işini planlı, programlı bir şekilde hayata geçiriyoruz" diyen Şanlıurfa Halk Eğitim Merkezi Müdürü Tamer Çevik, halk eğitim merkezlerinin yeniçağa ayak uydurduğunu ve insanların taleplerine cevap verdiklerini ifade etti. Çevik, "Eğitim denilince akla gelen ilk şey okullar olur. Eğitim deyince herkesin aklına gelen şey budur. Buna örgün eğitim diyoruz. Bunun bir de görünmeyen bir yanı var, buna da yaygın eğitim diyoruz. İşte yaygın eğitimi halk eğitim olarak biz veriyoruz. Önümüzdeki günlerde halk eğitim merkezlerinin ismi değişecek, Hayat Boyu Öğrenme Merkezleri olacak. Dediğim gibi biz halk eğitim merkezi olarak ilkokul, ortaokul, lise dışındaki eğitimleri organize ediyoruz. Yediden yetmiş yediye herkes bizim hedef kitlemizdir. Herhangi bir sınırlamamız yok. Okuma yazma bilmeyen insandan, profesörümüze kadar herkes bizim hedef kitlemizdir. Çok değişik alanlarda çalışmalarımız var. En temel özelliğimiz herhangi bir zorunluluğumuzun olmaması. Tamamen isteğe bağlıdır. İnsanlar ihtiyaçları doğrultusunda, talepleri doğrultusunda, yetenekleri doğrultusunda istedikleri çalışmalar için gelirler, müracaat ederler. Biz alırız bu müracaatları ve değerlendiririz. Onların istekleri doğrultusunda taleplerini yerine getirmeye çalışırız" dedi.

HER İSTEĞE GÖRE KURSLAR MEVCUT

Okuma yazma çalışmaları, mesleki kurslar, sosyal, sportif, kültürel ve destekleyici kurslar ve açık öğretim çalışmaları gibi dört ana faaliyetleri olduğunu belirten Çevik, "Biz her türlü talebi gerçekleştirebilecek geniş bir yelpazeye sahip birimleriz. Siz hayal edin biz gerçekleştiririz. Şunu örnek verirsem daha aydınlatıcı olmuş olur. Bizim 66 farklı başlıkta 2 bin 51 programımız var. 2 bin 51 çok müthiş bir rakam. Bazılarının isimlerini telaffuz etmekte zorlanıyoruz. Bazılarını hiç duymamışız ama bu kursu açma imkanımız var. Bu 2 bin 51 program İSCO (Uluslararası Standart Meslek Sınıflaması) onaylıdır. Öyle gelişi güzel değil. Bunların dışında aklınıza ne gelirse" dedi.
Kravat bağlama kursu gibi bir istek gelse bile buna cevap verebilceklerini kaydeden Çevik, kurs açmanın şartlarına da değindi. Çevik, "Kurs açmak için 12 tane kursiyer olursa, siz tek başınıza da müracaat edebilirsiniz veya bir grup olarak da müracaat edebilirsiniz. 12 kişi bir araya gelin bizden talep edin istediğiniz her türlü kursu açalım bu 2 bin 51'in dışında" diye konuştu. Örgün eğitimde okuyan çocukların örgün eğitimden geri kalmamak koşuluyla kurslara katılabileceklerini belirten Çevik, "Bu çocuklar için cumartesi- pazar olabilir, ders saatlerinin dışında örgün eğitimden geri kalmamak koşuluyla bu kurslarımıza katılabilir. Diğer yetişkin gruplar için de tam gün ve tam yıl esasına göre çalışan bir kurumuz, yani haftanın yedi günü bizde çalışma vardır. Akşamları daha yoğunuz mesela" diye ifade etti.

PERSONEL BULMA KONUSU

Çok sıra dışı talep olmadığı müddetçe personel bulma konusunda sıkıntı yaşamadıklarını kaydeden Çevik, kurslarda görevlendirdikleri öğretmenlerin kendi kurumlarında kadrolu öğretmen olmadıklarını belirtti. Çevik, "2 bin 51 programda açtığımız yüzlerce, binlerce kurs var. Bu kadar kadrolu öğretmeni bünyemizde barındırmamız mümkün değil. Peki, nereden karşılıyoruz? Üniversitedeki öğretim görevlisi arkadaştan tutun, diğer kamu kurumlarında uzman arkadaşlara kadar herkesi öğreticimiz olarak görevlendiriyoruz. Örneğin trafik kursuyla ilgili bir program olduğunda emniyet müdürlüğü trafik şubesi müdürümüze rica ediyoruz, gelip burada öğreticimiz olarak kursu veriyor. Bunun dışında bir kişi bir alanda uzmansa ve bunu belgelendirebiliyorsa bu arkadaşlarımızı da kurslarımızda usta öğretici olarak görevlendiriyoruz" dedi.

URFALI'LAR EN ÇOK HANGİ KURSA RAĞBET EDİYOR?

Eskiden halk eğitim denilince insanların aklına sadece dikiş, nakış geldiğini dile getiren Çevik, değişen zamanla birlikte insanların ihtiyaçlarının da değiştiğini söyledi. Çevik, "Kişisel gelişim kurslarına inanılmaz bir müracaat var. Urfa için söylüyorum. Son bir yıl içerisindeki verileri incelediğimizde, kişisel gelişim, diksiyon, işaret dili, halkla ilişkiler gibi kurslar ilk sırada. Bunun dışında bilgisayar kursları olmazsa olmazlar arasında. Onun dışında hobi amaçlı kurslarımız var. Spor kursları en fazla açtığımız kurslar. Özellikle çocuklarımız ve gençlerimiz arasında uzak doğu sporlarına büyük bir rağbet var ve bunda da ciddi başarılarımız var. Geçen hafta judo kursiyerimiz Türkiye 3'üncüsü oldu. Dün Martay öğrencimiz Türkiye 1'incisi oldu. Tabi Türkiye birincisi olan o çocuğumuz değil, Şanlıurfa'dır. Biz istiyoruz ki, bu sadece Türkiye şampiyonluğuyla kalmasın, Avrupa şampiyonu olsun, olimpiyat şampiyonu olsun. Bizim amacımız bu." diye konuştu.

HOBİ OLARAK AÇILAN KURSLAR DA VAR

Meslek kurslarının yanında hobi olarak açılan kursların da açıldığını kaydeden Çevik, bayanların daha çok bu kurslara ilgi gösterdiğini söyledi. Bayanların el işi kurslarını yoğun ilgi göstermesiyle dikiş, nakış kurslarının aşağılara doğru düştüğünü belirten Çevik, değişen zaman ve teknolojiyle insanların isteklerinin de değişikliğe uğradığını ifade etti.

'FİZİKİ MEKAN YETERSİZ'

Halk eğitim merkezinin 1960 yılından bu yana aynı binada hizmet vermeye çalıştığını vurgulayan Çevik, Urfa'nın zaman içinde çok büyük değişimler yaşadığını ve buna bağlı olarak nüfusunun arttığını söyledi. Çevik, "50 yıl önceki Urfa'yla şimdiki Urfa arasında çok büyük bir fark var. Biz gelen talepleri en başta kendi binamızda temin etmeye çalışıyoruz. Ama bu bazen cevap vermediği için 'Okullar Hayat Bulsun' projesiyle ders dışındaki zamanlarda okullarda velilerimiz gelip eğitim alıyorlar. Ağırlıklı olarak bu eğitimleri biz organize ediyoruz. Onun dışında kadın kültür merkezlerimiz var, gençlik merkezlerimiz var. Çok Amaçlı Toplum Merkezlerimiz var. ÇATOM dediğimiz. Dernek ve vakıflarla işbirliği yapıyoruz. Özel kuruluşlarla da işbirliği yapıp kurslar düzenleyebiliyoruz" diye konuştu.

HEDEF 100 BİN KURSİYER

Aşağı yukarı bütün Urfalı'lara hitap eden bir kuruluş olduklarını belirten Çevik, herkese kapılarının açık olduğunu vurguladı. Çevik, "Biz Urfalı'lardan bir şey istiyoruz. Televizyonlarını kapatsınlar, halk eğitim merkezine gelsinler. Ne istiyorlarsa gelsinler halkla ilişkiler büromuza. Arkadaşlarımız yardımcı olur her konuda. Herkese uygun bir kursumuz mutlaka vardır ve bu imkandan faydalanmalarını istiyoruz. Bu yıl içinde açtığımız bin 8 kursta 20 bin kursiyerimiz vardı. Biz istiyoruz ki, bu sayı 40 bin olsun, 100 bin olsun" diye vurguladı. Urfa'da çok güzel gelişmelerin yaşandığını kaydeden Çevik sözlerini şöyle tamamladı:"Herkes her şeyden şikayet ediyor, ama şöyle bir durum var. Lamba kendisini aydınlatmazmış. Uzaktan daha iyi görünüyor. Ben bir Eskişehirli'yim. 1986 yılında Urfa'ya gelmiştim. O zaman öğrenciydim. Aradan yıllar geçtikten sonra yine bir birim amiri olarak Urfa'ya geldim. Urfa çok yol kat etmiş. Urfa, Türkiye'nin parlayan yıldızı ama bunu Urfalı bilmiyor. Urfa, Türkiye'nin geleceği. Biz Urfa'yı ve Urfalı'ları çok seviyoruz. Her şeyin en iyisine layıklar. Biz de onlar için elimizden geleni yapıyoruz."
(Kaynak: Gazeteipekyol)

Türkiye Yerel Haberler