TÜM KATEGORİLER
"Bonzai Ölüm Tribine Sokuyor…"
Son dönemde yol açtığı ölümlerle kamuoyunun gündeminde yer alan uyuşturucu madde bonzai konunun uzmanları tarafından tartışılmaya devam ediyor.
Ege Üniversitesi Madde Bağımlılığı, Toksikoloji ve İlaç Araştırmaları Enstitüsü'nde görev yapan Uzm. Dr. Ebru Aldemir bonzai ile ilgili olarak Ege Üniversitesi Haber Merkezi Ege Ajans'a açıklamalarda bulundu. Uzm. Dr. Aldemir, "Bonzai kullanan kişi, sakin ve kendisine zarar veremeyeceği korunaklı bir ortamda bulunması gerekiyor" diye konuştu.
Uzm. Dr. Aldemir,"Bonzai, piyasaya K2/Spice isimleriyle sunulan, kullanıcılar tarafından bonzai, jamaica veya jamaican olarak da adlandırılan bir sentetik kannabinoiddir. Diğer bir ifade ile sentetik olan, esrar etkileri ortaya çıkartan bağımlılık yapan bir maddedir. Bağımlılık yapıcı etkisi esrara göre çok yüksektir. Kimyasal bir maddedir, aseton ve fare zehri gibi çözücülerde çözülerek yavşan otu gibi bitkilere emdirilip piyasaya sunuluyor" dedi.
"BONZAİ'NİN YAN ETKİLERİ ÇOK FAZLA"
Uzm. Dr. Ebru Aldemir, "Kullananlarda nabız ve kan basıncı yükselmesi yapıyor. Kan basıncında yükselme ki bu kalp krizine neden oluyor. Bu durum bonzaiye bağlı ölümlerin bir kısmından sorumlu olabiliyor. Kaygı atakları, bulunulan yer ve zamanla bağlantının kopması, hayal görme ve kuşku ataklarına neden olabiliyor. Kişide bu kaygı ve kuşku ataklarının da tetiklediği intihar düşüncesi ve intihar girişimine ( kullanan kişilerin "Ölüm Tribi" olarak tanımladığı) neden olabiliyor" diye konuştu.
"Bonzai kullanan kişi iyi gözlenmeli, sakin ve kendisine zarar veremeyeceği korunaklı bir ortamda bulunması sağlanmalı, şayet kaygı atağı içinde olduğu, hayaller gördüğü veya intiharla ilişkili söylem ve eylemleri gözlemlenirse mutlaka en yakın bir hastanenin acil servisine başvurması sağlanmalıdır" diyen Uzm. Dr. Aldemir; "Bonzai kullanımının bu kişiler tarafından engellenmesi zor. Bir şekilde arzulandığı, kullanımın etkileri altında ve yoksunluk döneminde maddeye ulaşma davranışını kontrol edemedikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Sakinleştirilmeli ve maddenin zehirlenme ve yoksunluk belirtilerine yönelik tedavi programı başlatılmalıdır. Uzun süredir kullanımı olan bağımlı kişiler, tedavi almak amacıyla üniversite ve devlet hastanelerinin AMATEM birimlerine başvurabilirler" dedi.
