Haberler

Başbakan Yardımcısı Arınç, Bursa'da Açıklaması

"Bu şartlar içerisinde Sayın Davutoğlu'nun ismi, hepimizin de gönlünden geçen bir isim olarak tecelli etti çünkü o, nasıl Başbakanımız cumhurbaşkanlığını yüzde 100 hak ediyorsa alnının akıyla, Sayın Davutoğlu da inşallah güçlü bir başbakan olmayı fazlasıyla hak ediyor" "Abdullah Gül'ü, Sayın Cumhurbaşkanımızı.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Bu şartlar içerisinde Sayın Davutoğlu'nun ismi, hepimizin de gönlünden geçen bir isim olarak tecelli etti çünkü o, nasıl Başbakanımız cumhurbaşkanlığını yüzde 100 hak ediyorsa alnının akıyla, Sayın Davutoğlu da inşallah güçlü bir başbakan olmayı fazlasıyla hak ediyor" dedi.

Arınç, partisinin İl Başkanlığınca Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde (AKKM) düzenlenen "34. İl Danışma Kurulu Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, cumhurbaşkanının 10 Ağustos'ta ilk turda seçildiğini ancak kesin seçim sonuçlarının 15 Ağustos'ta Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından ilan edildiğini, 28 Ağustos'ta da sonucun Resmi Gazete'de yayımlandığını anımsattı.

AK Parti'ye yeni genel başkan ve başbakan seçilmesi için istişareler, toplantılar yapıldığını, herkesin fikrinin alındığını ve daha sonra da Sayın Cumhurbaşkanı'nın bir toplantıyı takiben yeni genel başkanı adaylarının Konya Milletvekili ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu olduğunu açıkladığını anlatan Arınç, "Başka hiçbir partide ve son 100 yıllık gelenek içinde genel başkanlığın el değiştirmesi, Başbakanlıktan geçişlerin bu kadar ittifakla gönül huzuruyla olduğu bir dönem yaşanmamıştır" dedi.

Arınç, divanın ittifakla seçildiğini, adayın ittifakla gösterildiğini ve Ahmet Davutoğlu'nun oy kullananların tamamının ittifakıyla seçildiğini ifade ederek, yarın yeni hükümetin birinci Bakanlar Kurulu toplantısını 10.00'da yapacağını, daha sonra 12.30'da grup toplantısını, ardından 14.00'te de hükümet programı görüşmelerinin gerçekleştirileceğini kaydetti.

"Akıl işin sonunu görmektir"

Bu süreçte yaşanan bu güzel olayları hep beraber izlediklerini anlatan Arınç, şöyle konuştu:

"O günlerde hatırlıyorum, bazı arkadaşlarımız yeni dönemde Sayın Başbakanımız cumhurbaşkanı olursa, onun yerine en azından 2015 seçimlerine kadar, bendenizin başbakan olmasını, hükümetin benim tarafımdan kurulmasını arzu ettiler. Bu, çok tabii bir şeydir. 'Teşkilatlarımız, belediye başkanlarımız da olursa seviniriz' dediler, bu da tabii bir şeydir. Bana, '3 sene evvelinden beri artık 2015'te ömrüm olursa aktif siyasi hayatta olmayacağım' dediğim zaman kızanlar oldu. 'Niyetin böyle bile olsa, söyleme arkadaş, niye bunu söylüyorsun da bizi rahatsız ediyorsun' diyenler çıktı. Arkadaşlar, akıl işin sonunu görmektir. Siyaset de biraz böyledir, işin nasıl gelişeceğini, nasıl sonuçlanacağını az çok bilirseniz, siz siyasetçi olursunuz, yoksa harala gürele bu iş olmaz. 40 seneyi geçti benim siyasi hayatım. Ben 1969'da Erbakan Hoca'nın yanında stajımı yaptım."

"Oyunu da verdi kızını da verdi rahmetli"

Arınç, Erbakan Hoca'nın "Birisi aday olacak, öbürü ona oy verecek" dediğini hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Benim bulunduğum şehir, Bursa kadar şanslı değildi. 'Sen iyisin ama partinde hayır yok' derlerdi. Kayınpeder, kızını bana nasıl verdi çünkü kayınpederim disiplin kurulu üyesiydi, oradan gözüne kestirmiş, yoksa arkadaşı mı, ortağı mı vardı, benim gibi avukata kızını verdi, adam oyunu vermedi. Manisa böyle bir yer. 'Ya Ahmet Amca kızını verdin, emanet ettin, onu çok seviyorsun? 'Tamam güveniyorum ona, kızımı üzmez, bana saygısızlık yapmaz, dürüst adamdır'. 'O iş başka, Demirel nerede, ben oradayım' derdi adam. Bizimki verdi, oyunu da verdi, kızını da verdi rahmetli. Acırlardı bize, 'iyi adamlarsınız ama bak kazanamıyorsunuz, girmeyin bu işe'. Bir hocayı sevmezlerdi, bir partimizi tutmazlardı ama tırnaklarımızla kaza kaza geldik..."

Geçmişte çok zorluklar çektiklerini, aşağılandıklarını, horlandıklarını, küçümsendiklerini dile getiren Arınç, Allah'ın kendilerine AK Parti'de hep zaferler gösterdiğini vurguladı.

"Benim gibi yüzlerce, binlerce Bülent Arınç var"

Arınç, 3 sene öncesinde bir hedef koyduğunu hatırlatarak, şunları dile getirdi:

"3 sene-5 sene içinde de Bursa milletvekili olarak bakanlıktaysam, bakan da olarak aynı zamanda sadece hizmet edeceğimi söyledim. Arkadaşlardan kızanlar, üzülenler oldu. 'Sen böyle deme, birileri iştahlanıyor sonra' diyenler de çıktı tabii. İki taraflı bu iş. Bir, kendin için böyle bir bağlantıya girme, ikincisi, 'zar zor düzelttin şu Bursa'yı, böyle konuşursan başkalarının iştahı kabarır sonra, tepelerin arkasından kafalarını uzatmaya başlarlar' diyen çıktı. Ne garip şey. Hayır, sözümüz söz kardeşim. Allah'a bin şükür 40 sene oldu, benim gibi yüzlerce, binlerce Bülent Arınç var ki Bursa'dan da partiden de çıkar, artık bayrağı onlar devralsın. Biz onlara dua edelim, yine AK Parti'nin zaferi, başarısı için çalışalım, koşalım ama sokağa çıktığımız zaman hiç kimse arkamızdan kötü söz söylemesin, 'yalancıydı, yedi-içti, çevresine şunu, bunu temin etti' demesin, şerefimize, haysiyetimize ilişkin bir cümle olmasın da her başımızı secdeye koyduğumuzda 'Yarabbi sana şükürler olsun' diyebilelim."

" Abdullah Gül'ü, sevmek ayrı bir konu, partimizin geleceği ayrı bir konu"

Bu süreçte, çok sayıda toplantılar yapıldığını, bu toplantılarda inanç açısından da siyaseten de doğru kararlar alındığını vurgulayan Arınç, şunları kaydetti:

"Büyük kongre yapmalıyız çünkü artık genel başkanlık bitiyor. Ne zaman yapmalıyız? Cumhurbaşkanlığı resmen ne zaman başlayacak? Hepsini tartıştık. 28'inde başladığına karar getirince arada boşluk olmaması açısından 15 günlük süreyi de düşünerek, 27'sinde büyük kongre yapmaya karar verdik. Peki Abdullah Gül ne olacak? 'Abdullah Gül ne olacak' diye bir şey yok. Abdullah Gül, bizim kardeşimiz, partimizi kurduğumuz, başbakan yaptığımız, 7 sene de onurla Türkiye'yi cumhurbaşkanı olarak temsil etmiş, bir büyük, güzel insan ama partinin ve Türkiye'nin geleceği bakımından bizim bu 15 gün içinde kongre yapmamız lazım. Buna ittifakla karar verdik. İslam tarihinde de kendi siyaset tarihinde de görülmüştür ki siyaset boşluk kabul etmez. Yani arada bir 10-15 gün olması bile... Peygamberimizin vefatından sonra yaşanan olayları hatırlayın. Hazreti Ebubekir'in ve diğerlerinin davranışlarına bir bakın. Boşluk olmaması lazım, dağılma olur. İnsanlar, dedikodular, gıybetler peşinde koşarlar, herkesin nefsi kabarabilir.

'Bugün kongre, yarın devir teslim. Böyle olursa parti çok daha güç kazanacak' dedik. Abdullah Gül'ü, Sayın Cumhurbaşkanımızı sevmek ayrı bir konu, partimizin geleceği ayrı bir konu. Dolayısıyla biz önce davamızı, partimizi, sonra da şahısları bu hesabın içine koymak zorundaydık."

"Sistemimizde bir köyde 2 muhtar olmaz"

Arınç, partisinin kongresinde genel başkan seçilecek kişinin milletvekili olması gerektiğini belirterek, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü genel başkan yapacaklarını açıklasalar bile 2015'e kadar başbakan olmasının mümkün olmadığını anlattı.

"Her şeyi düşündük, kimseyi kırmamak, vefasızlık da yapmamak lazımdı" diyen Arınç, şunları belirtti:

"Arkadan bu genel başkan, başbakan olması gerekiyor. Biz de HDP gibi eş başkanlık sistemi yok. Kanuna koyduk ama onlar için koyduk. Biz böyle bir şeyi yapmayız. Sistemimizde bir köyde 2 muhtar olmaz, sistemimizde 2 belediye başkanı olmaz. Sistemimizde seçilen bir kişi olur, yetki ve sorumluluk onda olur. Dolayısıyla genel başkanın da aynı zamanda milletvekili olması lazım. Ayrıca 2015'e az zaman kaldı. Ocaktan sonrası seçim arkadaşlar, haberiniz olsun. Sadece kongrelerimiz açısından değil, ondan sonra seçimden başka bir şey konuşmayız Türkiye'de. İstesek de istemesek de böyle. Peki, bu yeni başbakan olacak kişinin sadece 3-4 ayı götürebilecek birisi mi, yoksa bir şekilde bizi 2015 seçimlerine de koyacak, kazanacak kişi mi olması lazım? Elhak böyle olması lazım. Bütün bu ölçüler tek tek anlatılıp, konuşulduğunda tercihlerimizi yaptık. Esasen başbakanlık hesabı içinde olmadığımı, böyle bir şeyi düşünmediğimi TRT'nin önünde ikrar etmek suretiyle tavrımı belli etmiştim. Buna rağmen pek çok arkadaşımızın 'Bülent Bey, partiyi toparlar, şöyle başarılı olur filan' dediğini de biliyorum. Bunlar bizi çok sevindirmez, elbette üzmez ama gerçekleri kabul etmemiz lazım.

Dolayısıyla, bu şartlar içerisinde Sayın Davutoğlu'nun ismi, hepimizin de gönlünden geçen bir isim olarak tecelli etti çünkü o, nasıl Başbakanımız cumhurbaşkanlığını yüzde 100 hak ediyorsa alnının akıyla, Sayın Davutoğlu da inşallah güçlü bir başbakan olmayı fazlasıyla hak ediyor"

- Bursa

Kaynak: AA / Politika

Ahmet Davutoğlu Abdullah Gül Bülent Arınç Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title