Haberler

Başbakan Davutoğlu Canlı Yayında

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Doğan Medya ile yaşananlar bizim tarafımızdan, hükümet tarafından ortaya konan bir tavır değil, bu medya grubunun ortaya koyduğu bir tavrın doğurduğu sonuçlardır" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Doğan Medya ile yaşananlar bizim tarafımızdan, hükümet tarafından ortaya konan bir tavır değil, bu medya grubunun ortaya koyduğu bir tavrın doğurduğu sonuçlardır" dedi.

Davutoğlu,  A Haber ile ATV ortak yayınında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

HDP'ye yönelik eleştiride bulunan Davutoğlu, "Batı'da liberal çevrelere şirin görünmek için barış dili kullanıyor. Çıksın söylesin, 'PKK artık silahı bıraksın, Türkiye'de rahatlıkla siyaset yapıyoruz biz' desin. Dedi mi? Hayır" ifadesini kullandı.

Davutoğlu, HDP'ye yönelik yapılan her saldırıyı kınadığını; Demirtaş'ın ise Van'da Burhan Kayatürk'e, Siirt'te Yasin Aktay'a ve Erzurum'da Abdurrahim Fırat'a yapılan saldırıyı kınamadığını anımsatarak, "Kınayamaz çünkü kulağını çekerler, çünkü ona talimat verenler o saldırıyı yapanlar. Türkiye'de demokratik siyaset böyle olmaz. Herkes kendisi olacak, özne olacak. Kimse karşımıza maskelerle çıkmamalı, kendisi, kimliği neyse çıksın. Bir ayağı dağda bir ayağı ovada siyaset olmaz" diye konuştu.

Demirtaş ile 1 Ekim'de yaptığı görüşmeye değinen Davutoğlu, "Kendisine de söyledim. Cumhurbaşkanlığı seçimindeki tutumunun doğru olduğunu, bu yolda devam etmesinin faydalı olacağını da söyledim. Biz HDP'nin Türkiyeleşmesini isteriz ama 'Türkiyeleşiyorum' diye bir maske takıp da arkasında PKK'dan ya da başka terör yapılarıyla ilintili talimat alıcı tavırlar içine girmemeleri lazım. Bir bakıyorsunuz o bir açıklama yapıyor, bir de Kandil'den bir açıklama geliyor. Aynı yönde tehdit eden açıklamalar. 7 Haziran'da biz giremezsek sivil itaatsizlik yaparmışız. Bizim için partimiz kapatılma davası açıldı. İktidardaydık, bir tek AK Partili sokağa çıktı mı? Haksız da bir muamele yani seçim kaybetmemiştik. Bizim derdimiz Türkiye, bunların derdi Türkiye değil" değerlendirmesinde bulundu.

"Onların istediği şekilde gazeteye basıyorsunuz"

Davutoğlu, Başsavcı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edilmesinin bir provokasyon olduğunu ve arkasını getirmek için de birçok başka provokasyonların planlandığını işaret etti. Medya ve bütün siyasi kesimlerden bekledikleri bir şeyin olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu provokasyonlar karşısında ortak tavır alınmadı. Bugün seçimlere doğru giderken de bu şiddet karşısında hepimizin ortak tavır alması lazım. Mısır'daki darbe üzerine yapılan yorumlarda da daha doğrusu Mısır'da seçilmiş Cumhurbaşkanı'nın idam kararı üzerine yapılan yorumlarda da herkesin özen göstermesi lazım. Buradan Türkiye'ye dolaylı atıflarda bulunacak yayınlar yapmak da tam seçime girerken medyanın en son yapması gereken şey.

Doğan Medya ile yaşananlar, bizim tarafımızdan, hükümet tarafından ortaya konan bir tavır değil, bu medya grubunun ortaya koyduğu bir tavrın doğurduğu sonuçlar. Hükümet eğer Mehmet Selim Kiraz'ın şakağına silah dayanan resimleri basmamış olsaydı, bu medya kuruluşuna bir tavır sergiler miydi? Bu onların tutumu. Eğer internet sayfasında, 'yüzde 52 ile seçilen Cumhurbaşkanı'na verilen ceza' diye ima eden...Niye başka bir başlık seçilmiyor? Bir taraftan DHKP-C terör örgütünün bu eylemini nerede ise terör örgütünün dolaylı reklamını yapacak şekilde, onların istediği şekilde gazeteye basıyorsunuz sonra HDP'nin bütün bu terör yapılanmasıyla ilişkisine net tavır belirlemediği halde HDP çıkıp da 'PKK, silahı bıraksın' dedi mi? Diyemedi. Peki bu yayın organları niye ona bu desteği veriyorlar? Niye? Yani Türkiye'de şiddete açık tavır koymayan herkese karşı bizim tavır koymamız lazım. Kim olursa olsun."

"Siyasetin mayası artık AK Parti"

Selahattin Demirtaş'a çağrıda bulunan Başbakan Davutoğlu, "Samimiyse demokraside, yarın çıkıp, 'PKK artık silahı bırakmalı, PKK silah bırakmaması halinde önce biz tavır sergileyeceğiz' desin, ben açıktan tebrik edeceğim. 'Tamam şimdi sen, demokrasiyi benimsemişsin' diyeceğim. Yarın çıksın söylesin bunu. Ama bunu söyleyemeyen birini Türkiye'de demokrasinin tek umudu gibi lanse etmeye çalışmak, tek bir şeyle izah edilir, AK Parti'yi durdurmak için. Kimle olursa olsun ittifak yapılır, terör örgütü de olsa ona da müsamaha gösterilir, paralel yapı da olsa ona müsamaha gösterilir, daha üç gün önce 'f tipi' diye anılan gruplarla ilişkiler de kurulur. Yeter ki AK Parti zayıflatılsın" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, AK Parti'nin bir an yok sayıldığında Türkiye'deki siyasetin "Irak siyaseti" gibi olacağına işaret etti.

Seçim mitingleri için ilk planlamasının 72 vilayete gitmek olduğunu bildiren Davutoğlu, özellikle 81 ile sağlığı elverdiği takdirde gideceğini kaydetti. Davutoğlu, Türkiye'de siyasetin her yerde yapılabileceğini vurgulayarak, asıl iddiası olanın da "siyaseti her yerde yapan" şeklinde olduğunu dile getirdi.

Ahmet Davutoğlu, ülkede 33 vilayette CHP'nin, 45 vilayette de MHP'nin milletvekili olmadığı bilgisini vererek, yarın seçim sonuçları geldiğinde yine bu partilerin aynı sonucu alabileceğini belirtti. AK Parti'nin ise 2 vilayette milletvekili olmadığına değinen Davutoğlu, birisinde çok hassas bir dengede kaybettiklerini, bu seçimlerde ise partisinin Iğdır ve Hakkari'de milletvekili çıkarmasını istediğini söyledi.

Davutoğlu, "Siyasetin mayası artık AK Parti. Bu mayayı çıkardığınızda Türkiye'de siyaset parçalanır, kimlikler parçalanır. Kimlik siyaseti yapmayan şu anda AK Parti'dir. Eskiden böyle değildi" dedi.

"Yargıya sunsunlar, YSK'ya sunsunlar"

Demirtaş'ın seçim sonuçlarıyla ilgili "3 bin 500 kişilik bir hile ekibini kurdular, başında da Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu var, sandıkta hile yapacaklar" iddiasında  bulunduğunun anımsatılması üzerine Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bu o kadar adice bir iftira ki. Nerede bunun delili? Şimdiden birileri seçim sonuçlarıyla ilgili spekülasyon yapmaya çalışıyor. Peki şunu reddedebilir mi? Bu olmayacak ama böyle bir şey yok, tamamıyla iftiradır. İspat etsin, yarın kimse Süleyman Bey benim teşkilat başkanım, böyle bir şey ispat edilsin, olmadığından eminim de, ispat etsinler ben istifa ederim veya başkası, kimse bunu sorumlusu görevden alınır. Ama böyle bir şey yokken, Türkiye'de demokrasi üzerine gölge düşürecek ifadelerde bulunmak aslında darbemsi girişimler buradan. Yavaş yavaş bunu işliyorlar, gündeme getiriyorlar, 8 Haziran günü seçim yenilgisini duyduklarında milleti sokağa dökmeye çalışacaklar.

Şimdiye kadar da hiçbir seçimde Türkiye'nin herhangi bir şüphesi olmamıştır, bugün de yok. Söz konusu değil. Bu şuna benziyor, 1994'te büyükşehir belediye başkanlığı seçimine giderken, Sayın Cumhurbaşkanımız için 'gelecekler, otobüslerde başı açıkları bindirmeyecekler...' gibi bir sürü yaygara çıkardılar. Bir panik havası oluşturmaya çalıştılar, bir karşıtlık, bir gerilim. Şimdi bu söylentilerle aynı şeyi yapmaya çalışıyorlar. İspat etsinler, varsa ellerinde bir belge yargıya sunsunlar, YSK ya sunsunlar, söz konusu değil. Biz zaten bu seçimi kazanacağımızdan o kadar eminiz ki, niye böyle bir şeye başvuralım?"

(Sürecek)

Kaynak: AA / Güncel

Selahattin Demirtaş Ahmet Davutoğlu Ak Parti Türkiye Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

title