Haberler

Bahçeli: "Başbakan bir tarih cahilidir"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Zannedersiniz ki Başbakan, Mursi'nin mirasçısı, yediemini, kayyumu ve emanetçisidir. Yine zannedersiniz ki Başbakan sabah akşam dört yaparak zevkten dört k...

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Zannedersiniz ki Başbakan, Mursi'nin mirasçısı, yediemini, kayyumu ve emanetçisidir. Yine zannedersiniz ki Başbakan sabah akşam dört yaparak zevkten dört köşe olmaktadır" dedi.

Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, AK Parti hükümetinin izlediği dış politikayı eleştirerek, Türkiye'nin sınırdaş olduğu her ülkeyle ters düştüğünü öne sürdü.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "neyi tenkit etmişse aynısını yaptığını, neden şikayetçiyse ona yöneldiğini" iddia eden Bahçeli, AK Parti'nin hayalci, ham ve hüsran verici politikaları neticesinde Türkiye'nin dost değil, düşman kazandığını savundu. Bahçeli, "Başbakan, yalnızca kardeşi Barzani'yi kendisine müttefik ve yoldaş olarak belirlemiştir. Bunun dışındaki tüm alternatifleri dışlamış ve elinin tersiyle itmiştir. Türkiye, Irak'ın kuzeyindeki peşmerge yönetimine günü birlik çıkarlar ve uluslararası dayatmalar eşliğinde adeta mecbur bırakılmıştır. Dış politikada istikrar, milli perspektif ve seviye olmadan, içeride ekonomik kalkınma ve gerçekçi bir demokratikleşme hamlesi elbette sağlanamayacaktır" diye konuştu.

Bölgesinde çatışma ve gerginlik tarafı olan bir ülkenin, milli bekasını muhafazasının çok güç olduğunu ifade eden Bahçeli, "AKP hükümeti, geleneksel Türk dış politikasını küçümsemiş, hafife almış ve bunun yerine parti çıkarlarını monte etmiştir. Statükocu suçlamaları da bumerang gibi geri dönmüştür. Asıl sorun da buradadır. Bu kapsamda Türkiye bir parti devletine doğru vites büyütmektedir" dedi.

Başbakan Erdoğan ve hükümetinin, dış politikayı, uzlaşmak yerine meydan okuyan, yumuşak güç olmak yerine komşu ülkelerin rejimlerine müdahale eden bir şablona sığdırdığını ileri süren Bahçeli, şöyle devam etti:

"AKP politikaları, gerçeklerden, temel ilke ve hedeflerden, rasyonellikten, daha da hazini akılcılıktan çok uzaklara savrulmuştur. Hele ki Başbakan'ın son Rusya ziyareti esnasında kameralar kayıttayken Türkiye'yi Şanghay Örgütü'ne alması konusunda Putin'e adeta yalvar yakar olması ülkemizin saygınlığını iki paralık etmiştir. Uçuk ve temelsiz hegemonya düşleri, model ve örnek olduk ezberleri, herkes bizi konuşuyor hezeyanları hem Türkiye'yi hem de hükümeti uluslararası ölçekte darboğaza sokmakla kalmamış, aynı derecede mahcup etmiştir. Suriye'yle düşmanlıklar, Irak'la sancılı ilişkiler, İran'la güvensiz temaslar, Libya'yla sarsak irtibatlar, Rusya'yla tavize bağlanmış görüşmeler, Mısır'la gerginlik üzerine bina edilen restleşmeler, AB'yle bıçak sırtında yürüyen müzakereler, İsrail'le kör dövüşleri AKP'nin hezimet dolu politikalarının eseri olmuştur."

-"Mısır'ın içişlerine yön vermeye çalışmak hiç kimseye bir fayda sağlayamayacak"

Türkiye'nin artık bölge ülkelerinin önemli bir kısmında büyükelçisi olmadığını belirten Bahçeli, Türkiye'nin tarafsız, güvenilir ve sözü geçen ülke imajının ağır bir darbe aldığını söyledi. Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın "Ben Sayın Mursi'nin yargı karşısındaki tutumunu alkışlıyorum, ona saygı duyuyorum. Onu yargılayanlara benim saygım yok" ifadelerinin yeni bir krize neden olduğunu, bunun üzerine Mısır hükümetinin Kahire Büyükelçisini istenmeyen adam ilan ettiğini, buna gerekçe olarak Erdoğan'ın söz konusu demecini gösterdiğini anlattı.

Darbeci Mısır hükümetinin, Başbakan Erdoğan'ın beyanatını, Mısır halkının iradesine meydan okuma, tercihlerini küçümseme ve içişlerine doğrudan müdahale olarak algıladığını ifade eden Bahçeli, AK Parti hükümetinin buna misilleme yaparak, Mısır'ın maslahatgüzarına 29 Kasım'a kadar ülkeyi terk etmesi için süre tanıdığını hatırlattı. Bahçeli, "Dik durduğunu, ama dikleşmeyi sevmediğini söyleyen Başbakan Erdoğan'ın Mursi hayranlığı, Rabia işaretiyle avunması ve oturduğu yerden Mısır'ın içişlerine karışma teşebbüsü ülkemize ilave külfetler getirmiştir. Biliyoruz ki 3 Temmuz'da Mısır'da yaşanan açık bir darbedir ve bu demokrasiyi hiçe sayan müdahaleye olumlu bakmak, masum görmek düşünülemeyecektir" dedi.

Mısır konusunda Batı dünyasının ikircikli bir tavır içinde kıvrandığını, demokrasi ve özgürlük konularında hakemliğe ve jüri üyeliğine soyunanların sınıfta kaldığını, ABD'nin darbeye olması gerektiği gibi mesafe koyamadığını dile getiren Bahçeli, Başbakan Erdoğan ve hükümetinin Mısır politikasında yalnız kaldığını öne sürdü. Bahçeli, şöyle konuştu:

"Doğal ve doğru olacağı üzere, darbeye karşı çıkmak, darbeyi tenkit etmek ve demokrasiyi savunmak ahlaken ve insanlık değerleri açısından vazgeçilmez ise de Mısır'ın siyasi aktörleri arasında taraf tutmak mantıksızlık ve akılsızlıktır. Başbakan Erdoğan bu hassas dengeyi gözetememiştir ve ölçüyü her konuda olduğu gibi burada da kaçırmıştır. Zannedersiniz ki Başbakan Mursi'nin mirasçısı, yediemini, kayyumu ve emanetçisidir. Yine zannedersiniz ki Başbakan sabah akşam dört yaparak zevkten dört köşe olmaktadır. Sormak isterim ki Başbakan bugüne kadar dört yaparak neyi elde etmiştir? Hangi yaraya merhem olmuş, hangi saldırıyı önlemiş, hangi soruna çare üretmiştir? Sembollerle Mısır'ın iç meselesini Türkiye'ye taşıyan ve sürekli gündemde tutan Başbakan ülkemizin çıkarlarını ve bölgesel gücünü fütursuzca tartışmaya açmaktadır. Buna da hiçbir hükümetin, hiçbir siyasinin hakkı olmayacaktır. Mısır halkının yararını düşündüğünü, yanında olduğunu ve Adeviyye Meydanı'nda olanları desteklediğini her fırsatta tekrarlayan Başbakan, kurusıkı atmayı bırakmalı ve asıl Türk milletinin yanında duracak feraseti göstermelidir. Sahip olduğu siyasi sorumluluğun gereği de budur."

Mısır halkının kendi iradesiyle aydınlığa çıkacağını ifade eden Bahçeli, "Uzaktan uzağa korkuluk taşlamak, geriden geriye mangalda kül bırakmamak, dahası Mısır'ın içişlerine yön vermeye çalışmak hiç kimseye bir fayda sağlayamayacak, aksine yapanı sorgulatacaktır. Başbakan Erdoğan kendi çalıp kendi oynayan traji-komik kişilikten bir an önce ve aklı varsa arınmalıdır. Mursi'den önce Mehmet'i, Esma'dan önce Fatma'yı, Kahire'den önce Ankara'yı, Adeviyye'nin dördünden önce Türk milletinin bir ve tekliğini hedeflemelidir. Bu aşamada son olarak diyeceğim odur ki Mısır'ı demokrasiye davet etmek kadar, iki ülke arasındaki tarihten gelen stratejik ilişkilerin devamlılığını sağlamak çok önemlidir. Türkiye tüm komşularıyla küsemez ve küsmemelidir. Türkiye bölgesel planda kamplaşmanın ağırlık merkezi olamaz, olmamalıdır" değerlendirmesini yaptı.

-"Türkmenlerin suçu İhvan'ın mensubu olmamak..."

Bahçeli, Irak'ın bombalara teslim olduğunu, Türkmen yurtlarının "inim inim inlediğini" belirterek, Türkmenlerin ölüm kapanına alındığını, canlı hedef yapıldığını söyledi. Türkmen kentlerinin yıkıldığını, yakıldığını ve yok edildiğine işaret eden Bahçeli, Irak merkezi hükümetinin ise bu katliamlara karşı suskun ve tepkisiz olduğunu, Türkmen kanından nemalanan canilere karşı ürkek ve hareketsiz kaldığını vurguladı. Türkmenlerin can ve mal güvenliği kalmadığına dikkati çeken Bahçeli, şöyle devam etti:

"Şu işe bakınız ki Türkmenleri ölüm tüneline sokan, paramiliter unsurlarıyla kurşunlayan, arkası arkasına bombalayan peşmerge, Başbakan Erdoğan'ın şeref misafiri olarak Türkiye'de ağırlanmaktadır. Türkmen kentlerinin nüfus yapısıyla oynayan, tapu dairelerini yakan, Türkmen kimliğini silmeye çalışan gafil ve soytarıyla sözde Türkiye'nin birlik ve beraberliği konuşulmaktadır. Savaş boyası sürünmüş canavarla barış müzakeresi yapılmakta, çözüm süreci paylaşılmaktadır. Başbakan Erdoğan ömrü hayatında Türkmenlere ciğeri yanmış mıdır? Mısır'daki iç kargaşada ölenlerin, Suriye'de hayatını yitirenlerin yarısı, değilse bile çeyreği kadar kendisine mesele yapmış mıdır? Anlaşılıyor ki Türkmenlerin suçu İhvan'ın mensubu olmamak, Mursi'nin yanında yer almamaktadır. Başbakan'ın kardeşim, dostum diyerek bağrına bastığı iblis, Türkmenlerden intikam almakta, Türkmenlerin kanını içmektedir. Gelin görün ki Başbakan bu işten rahatsız olmadığı gibi aklına bile getirmemektedir. Türk milletine bu kadar yabancı kalan, Türklüğe bu denli şaşı bakan birisinin Türkiye Cumhuriyeti Başbakan'ı olması hepimiz için ibretlik ve şok edicidir."

-"Türkmenlerin bağımsızlıklarını savunmaları imkansız görülmemelidir"

"Türkmenler sistematik olarak imha edilirken Başbakan'ın Barzani'yle siyaset yapma kararı, birliktelik ısrarı, bölgesel denkleme beraber dahil olma iradesi, bunu İmralı canisine karşı koz olarak kullanma kurnazlığı tarafını zaten tüm çıplaklığıyla ortaya koymuştur" görüşünü dile getiren Bahçeli, Türkmenlerin sadece Irak'ta değil Suriye'de de feryat, figan ettiğini söyledi. "PYD özerkliğini ilan ederken Türkmenlerin can derdine düştüğünü ve PKK-PYD ortaklığının Türkmenlere kan kusturduğunu" ifade eden Bahçeli, şunları kaydetti:

"Türkmensiz Irak olmayacağı gibi, Suriye de olamayacaktır. Şunu herkes iyi anlamalıdır ki milyonlarca Türkmen hesaba katılmadan huzur ve barış ortamının tesisi hayalden öte bir anlam taşımayacaktır. Dört parçalı Kürdistan peşinde koşanlar, acaba dört parçalı Türkmenistan fikrini ve hazırlığını engelleyebilecekler midir? Sayıca Türkmenlerin çok altında bulunan guruplar özerkliği kendilerinde hak görürken, Türkmenlerin sonuna kadar sabır gösterecekleri mi sanılmaktadır? Kuşkusuz Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğü korunmalıdır. Ne pahasına olursa olsun bundan taviz verilmemelidir. Bu Türkiye'nin de çıkarınadır ancak bütün yollar denendikten, bütün seçenekler tükendikten sonra, eğer bu ülkelerde bölünme kaçınılmaz olursa; Türkmenlerin eli kolu bağlı vaziyette duracağını, onun bunun kulu, kölesi olarak şartlara boyun eğeceğini kimse düşünmemelidir. Kaldı ki Türkmenlik onuru bunun aksini kaldıramayacaktır. Türkmen kardeşlerim atıl halde duramaz, durmayacaklardır. Daha fazla süreyle zulme ve saldırıya rıza göstermeyeceklerdir. Şeref ve namuslarını karalayan, hayat ve varlık haklarını çiğneyen ahlaksız düzen ve düzeneklere tahammül etmeyeceklerdir. Gerekirse tüm Türkmenlerin toplanıp bir araya gelerek haklarını ve bağımsızlıklarını savunmaları imkansız görülmemelidir. Kürdistan'ı tanıma ve meşrulaştırma hevesinde olan Başbakan Erdoğan Türkmenleri basite almamalıdır."

(Sürecek)

Kaynak: AA / Güncel

Recep Tayyip Erdoğan Muhammed Mursi Devlet Bahçeli Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

ALES 1 ne zaman açıklanacak 2024? Bade İşcil kimdir? Bade İşcil kaç yaşında, nereli? Özgür Özel yabancı dil biliyor mu, Almana biliyor mu, hangi dilleri biliyor? Motorine indirim mi geldi? SON DAKİKA! Güncel motorin fiyatları! Dahiliye neye bakar, hangi hastalıklara bakar? 25 Nisan 2024 Konya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Konya'da elektrik ne zaman gelecek? 25 Nisan İstanbul elektrik kesintisi! ELEKTRİKLER NE ZAMAN GELECEK? İstanbul'da elektrik kesintisi! 25 Nisan 2024 Antalya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Antalya'da elektrikler ne zaman gelecek? 25 Nisan Gaziantep elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Gaziantep'te elektrikler ne zaman gelecek? Gaziantep'te elektrik kesintisi! 25 Nisan 2024 Resmi Gazete ATAMA KARARLARI! Bugünün kararları neler? 25 Nisan Resmi Gazete yayımlandı! 32266 sayılı Resmi Gazete atamalar listesi! 25 Nisan Manisa elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Manisa'da elektrik ne zaman gelecek? Manisa'da elektrik kesintisi! 25 Nisan İzmir GEDİZ elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! İzmir'de elektrik ne zaman gelecek? İzmir'de elektrik kesintisi! Süper Loto sonuçları açıklandı mı? 25 Nisan Süper Loto kazanan numaralar neler? Süper Loto sonuçlarına ne zaman, nereden bakılır? 25 Nisan Ankara elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Ankara'da elektrikler ne zaman gelecek? Ankara'da elektrik kesintisi! Son Depremler! Bugün İstanbul'da deprem mi oldu? 25 Nisan AFAD ve Kandilli deprem listesi! 25 Nisan Ankara'da, İzmir'de deprem mi oldu?
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title