TÜM KATEGORİLER
Avrupa'daki Sığınmacı Krizi
Makedonya Dışişleri Bakanı Nikola Poposki, sığınmacı kriziyle mücadelede ortakları ve komşularıyla birlikte Avrupa çözümünün bir parçası olmayı tercih ettiklerini söyledi.
Makedonya Dışişleri Bakanı Nikola Poposki, sığınmacı kriziyle mücadelede ortakları ve komşularıyla birlikte Avrupa çözümünün bir parçası olmayı tercih ettiklerini söyledi.
Poposki, Jeostratejik Araştırmalar ve Dış Politika Enstitüsü ile George C. Marshall Avrupa Güvenlik Çalışmaları Merkezi'nin başkent Üsküp'teki Dışişleri Bakanlığı binasında düzenlediği "Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki Çatışmalar: Batı Balkan Ülkelerinin Sınır Ötesi Güvenlik Tehditlerinin Artması" konulu konferansın açılışında konuştu.
Sığınmacı krizinin Makedonya üzerindeki etkisini anlatan Poposki, bir milyondan fazla sığınmacının kitlesel ve organize olmamış bir şekilde Makedonya üzerinden geçmesinin ülkeyi doğrudan etkilediğini belirterek, "Makedonya'nın iki seçeneği vardı: İlki, sıradan bir gözlemci olmak ve Batılı ülkelere ne kadar uzak kaldığını gösteren bir tablo oluşturmak, ikincisi ise daha riskli, daha zor ve daha pahalı olan Avrupa sorumluluğun bir parçası olmaktı." ifadesini kullandı.
"Avrupa, insani boyutu olmadan Avrupa olmazdı." diyen Poposki, şunları kaydetti:
"Biz, daha zor ve daha pahalı olan ikinci seçeneği tercih ettik. Sığınmacı kriziyle mücadelede, ortaklarımız ve komşularımızla birlikte Avrupa çözümünün bir parçası olmayı tercih ettik. Her zorlukta bir fırsat ortaya çıktı ve bu zorlukta da komşu ülkelerle büyük bir işbirliği yapma fırsatına eriştik."
Poposki, daha önce hiçbir zaman sığınmacı krizindeki kadar Yunanistan makamlarıyla işbirliği kurmadıklarına işaret ederek, "Bu da bizim Avrupa entegrasyonu için önemli bir ortak olduğumuzu göstermek için elde ettiğimiz fırsat oldu. Tek başımıza bu soruna çözüm bulamazdık, fakat Avrupa da biz olmadan daha iyi bir çözüm bulamazdı." diye konuştu.
Konferansta ayrıca, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki çatışmalar, Batı Balkan ülkelerinin güvenliğine yönelik sınır ötesi tehditlerdeki artış, gençlerin radikalleşmesi, terör örgütü mensuplarının sığınmacıların arasına sızması ve çatışma bölgelerinden dönenlerin sayısının artması konuları da ele alındı.
