TÜM KATEGORİLER
Avrupa "Çoban Sazı"Nı Tokat'tan İstiyor
UNESCO'nun somut olmayan kültür mirası çalışmaları kapsamında, Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğünce Türkiye'de 2010 yılının, "Yaşayan İnsan Hazineleri" arasında seçilen Tokatlı 48 yaşındaki kaval ustası Yaşar Güç, yurt içinin yanı sıra Avrupa ülkelerine de kaval gönderiyor.
EKBER TÜRKOĞLU - UNESCO'nun somut olmayan kültür mirası çalışmaları kapsamında, Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğünce Türkiye'de 2010 yılının, "Yaşayan İnsan Hazineleri" arasında seçilen Tokatlı 48 yaşındaki kaval ustası Yaşar Güç, yurt içinin yanı sıra Avrupa ülkelerine de kaval gönderiyor.
Bugüne kadar pek çok ödül alan kaval ustası Güç, baba mesleğini Niksar ilçesinde evinin altında oluşturduğu atölyede sürdürüyor. Güç, başarılı çalışmaları sonucunda aldığı ödül ve teşekkür belgesini de atölyesinde sergiliyor.
Güç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mesleğini babası Hasan Hüseyin Güç'ten öğrendiğini, ilkokulu bitirdikten sonra babasının yanında çıraklığa başladığını belirtti.
Mesleğini en iyi şekilde sürdürmeye çalıştığını anlatan Güç, "Babam bu mesleğe 1940 yılında köyümüz Erikbelen'de başladı. 2000 yılından sonra Niksar'a taşındık. Evimin bir bölümünü atölye olarak kullanıyorum. Bulunduğumuz sokağa 2003 yılında Belediye Meclisinde alınan kararla, 'Kavalcı Sokağı' ismi verildi." dedi.
"Türkiye'nin 2010 Yılı Yaşayan İnsan Hazineleri" arasında seçildiğini bildiren Güç, 37 yıldır mesleğini sürdürdüğünü ifade etti.
Güç, yaptığı kavalları yurt içinde olduğu kadar yurt dışına da gönderdiğine dikkati çekerek, "Yurt dışından internet üzerinden sipariş alıyorum. Kargoyla Almanya, Hollanda, Fransa, İsviçre gibi pek çok Avrupa ülkesine gönderiyorum. 10 yıldır her yıl ortalama 50 kaval gönderiyorum." diye konuştu.
"Çocuklarım kavalı hobi olarak yapacak"
"Çoban sazı" olarak bilinen kavala ilginin son yıllarda azalsa da hala devam ettiğini vurgulayan Güç, "Kavala ilgi eskiye göre daha az. Hayvancılığında azalması, insanların köylerden şehirlere göç etmesiyle, kavala talep de azaldı. Kavalı konservatuvarda nefesli çalgılar bölümüne giden öğrenciler de alıyor. Yaylalarda çalınan kaval, şimdi öğrencilerimiz tarafından çalınıyor. Bu şekilde yaşıyor bu meslek." ifadelerini kullandı.
Dilli, dilsiz, uzun ve kısa olmak üzere, 4 türde 48 çeşit kaval yaptığını, uzunluklarının 20 santimetreden 93 santimetreye kadar çıkabildiğini, bir kavalın yapımının 3 gün sürebildiğini anlatan Güç, "Kaval yapımını bana babam öğretti, ben de çocuklarıma öğrettim. Ben meslek olarak yaptım ama onlar hobi olarak yapacaklar."değerlendirmesinde bulundu.
