TÜM KATEGORİLER
Antik Köyde Yıkım Gerginliği
İzmir'in Ödemiş ilçesine bağlı antik Hypaipa kentine ev sahipliği yapan Günlüce köyünde 7 ev için çıkartılan yıkım kararı tepki topladı.
İzmir'in Ödemiş ilçesine bağlı antik Hypaipa kentine ev sahipliği yapan Günlüce köyünde 7 ev için çıkartılan yıkım kararı tepki topladı. SİT alanı içinde bulunan evlerle ilgili bugün keşif gezisi yapılırken, evleri yıkılmak istenen vatandaşlar köye tespit için gelen heyete tepki gösterdi.
Efes-Sart yolu üzerinde bulunan Lidya uygarlığının en önemli antik kentleri arasında yer alan Hypaipa, Lidyalılar, Persler ve Romalılar tarafından dinsel kültür merkezi olarak kullanılmıştı.
Bizans döneminde piskoposluk merkezi olan ve toprak altında 40 bin kişilik tiyatronun bulunduğu öne sürülen Günlüce köyünde SİT kararının 1999 yılında başladığı belirlenirken, SİT yönetmeliği nedeniyle antik köyde bulunan 7 evin yıkılması yönünde karar alınması köylüleri tedirgin etti.
JANDARMA ÖNLEM ALDI
Bu sabah Jandarma nezaretinde köye gelen İl Özel İdare yetkilileri, yapılan şikayet sonucu evlerinde kaçak yapı olduğu belirlenen Recep Kazan, Mümin Kılıç, Mehmet Gökçe, Ramazan Ovacık, İbrahim Meşe, İsmail Ayvacık ve İbrahim Örgün'e ait binaları dolaşarak yaşayan olup olmadığını tespit ettiler. Yetkililer, çalışma sırasında vatandaşlardan 10 gün içinde evleri boşaltmalarını istediler, bu sürenin sonunda yıkımın yapılacağını ifade ettiler. Yaşanan gerginlik nedeniyle jandarma timler,i çıkması muhtemel olaylara karşı takviye ekip istedi.
Konuyla ilgili açıklama yapan köy muhtarı İdris Meşe, şunları söyledi: "Köyümüz tarihi bir kent olduğu gerekçesiyle 1999 yılında SİT alanı ilan edilmiş. O zamana kadar köyümüzde vatandaşlarımız izin alma olaylarını zaten bilmiyordu ve bir yetkili gelip de köy kahvesinde vatandaşları bilgilendirerek herhangi bir konu hakkında bilgi de vermemişler. Vatandaş burada normal yaşamlarını sürdürmeye devam etti. Şu an 7 tane evin yıkım kararı alınsa da, bu evlerin temelleri de 1999 yılından önce atıldı ve vatandaşlarımız da eline para geçtikçe evlerini tamamlama imkanı buldular. Sonra birkaç arkadaş birbirlerini şikayet ederek öfke çıkartmaya çalışsalar da, sonra bu binalar keşfedildi ve o tarihte binalar zaten bitmişti. Keşif için gelen yetkililer, tespit edilen evlerin fotoğraflarını çektiler ve keşiften sonra da herhangi yeni bir inşaat yapılmadı. Bu kış gününde, bu vatandaşlarımızın evlerinin yıkım emri ile tespite gelenlerin '10 gün içerisinde evinizi boşaltın, yıkacağız' demeleri olacak şey değil. Biz zor şartlar altında yaşayan insanlar olarak, bu kış kıyamet günü çoluk çocuğu sokakta bırakacak kararı almalarını yadırgıyoruz. Yetkililere sesleniyorum; siz hiç evsiz barksız kış ortasında sokak ortasında kaldınız mı? Bu insanlar kışın nereye giderler? Çiftçi olarak yaşadığımız durum belli. Cenab-ı Allah bir kulunu affetmeyi biliyorsa, kullar da affedici olmalı. Bu insanlar perişan vaziyette sokağa atılmamalı."
"DAHA ÖNCE PARA CEZASI ÖDEDİK, YIKIM KARARIYLA ŞOK YAŞADIK"
Evleri yıkılacak köylüler adına konuşan Ferhat Ergin de, "Köyümüzde birileri kaçak yapı yapılıyor diye şikayette bulunmuşlar. Bu köy SİT alanı olmadan önce bu binaların temelleri atılmış ve su basmanları yapılmıştı. Bazı arkadaşlarımızın evleri de üst katları çatıları çöktüğü için bakım onarım yaptırdılar. SİT alanı ilan edildiğinde burada kimse ne olacağını bilmiyordu ve hiç kimse gelerek köyümüzde insanları bilgilendirmedi. Biz binalarımızı 2001 yılında tamamladık. Jandarma gelerek tutanak tuttu ve biz mahkemeye çıktık. Mahkeme bize, kaçak yapı cezası olarak bin 600 lira ile 3 bin lira arasında para cezası verdi ve bu cezaları ödedik" dedi.
10 yıl sonra ellerine yıkım kararı geldiğini dile getiren Ergin, "Özel İdare Müdürlüğüne gittik, bize 'siz merak etmeyin, bu binalar yıkılmaz' dediler ve bizi geri gönderdiler. Bugün de memurlar çıkmış gelmişler ve 'yıkım kararını uygulayacağız, bu evlerde oturan insan var mı' diye tespit yapıyor. Bize 'binalarınızı 10 gün içinde boşaltın ve yıkın, eğer biz yıkarsak sizden kişi başı 3'er bin lira yıkım ücreti alacağız' diyorlar. Bu köyde o tarihlerde imar planı ve SİT alanı yoktu. Biz yarım kalan binalarımızı zor şartlar altında tamamladık. Bu kararın yetkililerce durdurulmasını istiyoruz. Biz bu kış kıyamet gününde nereye gideriz, ne yaparız? Bizim cebimizde 100 lira para bile yok, bizden 3'er bin lira lira para istiyorlar. Kaymakamlığın bu konuya da el atmasını ve mağdur durumdaki insanlara yardımcı olmasını bekliyoruz" diye konuştu. - İZMİR
