Ankara-İstanbul Yht Hattı Açılışı

Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bu kardeşiniz cumhurbaşkanı da olsa, şu anda size ne konuşuyorsa yarın da onları konuşacak. Bütün bu ulaşımları yine takip edeceğiz. Hiçbir yatırımı yarıda bırakmayacağız. Aynen kovalayacağız. Niye? Çünkü, cumhurbaşkanı bir vazo değildir. Bir saksı değildir. Aynen o da çalışmaya devam edecek" dedi.

Erdoğan, Ankara- İstanbul hattında hizmet vermeye başlayan Yüksek Hızlı Tren (YHT) ile yaptığı yolculukta Bilecik Tren İstasyonu'nda vatandaşlara seslendi.

Gerilimin ve çatışmanın, içine kapalı, pasif ve gündemi belirlenen Türkiye dönemlerinin geride kaldığını vurgulayan Erdoğan, "Şimdi istikrar var. Güven var. Şimdi önünü görebilen öncü bir Türkiye var. Şimdi gündemi belirlenen değil gündem belirleyen bir Türkiye var. Allah'a hamdolsun, yeniden Alparslan'ın, Ertuğrul Gazi'nin, Osman Gazi'nin, Fatih'in izinden yürüyen bir Türkiye var" diye konuştu.

Türkiye'nin bu kutlu yolculuğunun kesintisiz devam edeceğine dikkati çeken Erdoğan, 12 yılda çok büyük işler yaptıklarını ve daha fazlasını da yapacaklarını söyledi. Erdoğan, "Biz muhalefet gibi değiliz. Onların vizyonu yok. Bizim vizyonumuz var. Bunlar 1938'e kadar Gazi Mustafa Kemal'in yapmış olduğu raylı sistemlerde kaldılar. Ondan sonra gelen İnönü hükümetleri falan hep hikaye, CHP hükümetleri hikaye. Biz geldik, ele aldık ve Türkiye'nin dört bir yanını şimdi biz demir ağlarla örüyoruz" ifadesini kullandı.

Muhalefette ufuk, tarih bilinci, ecdada hürmet, dava şuuru bulunmadığını, iktidarda bulundukları sürede Türkiye'yi küçülttüklerini, daralttıklarını, itibarını zedelediklerini söyleyen Erdoğan, kendilerinin ise Türkiye'yi büyüttüklerini, vatanın milletin itibarına daha itibar kattıklarını belirtti.

Erdoğan, muhalefetin kutuplaştırdığını, ayrımcılık yaptığını, "eski Türkiye" dediğini; kendilerinin ise kucaklaştırdığını, kardeşliği savunduğunu ve yeni Türkiye'nin mücadelesini verdiklerini kaydetti.

Göreve geldikleri 2002 sonunda 230 milyar dolar olan Türkiye'nin milli gelirini bugün 820 milyar dolara çıkarttıklarını anlatan Erdoğan, MHP, CHP ve DSP'nin IMF'den aldıkları 23,5 milyar borçla hükümeti devrettiklerini 14 Mayıs'ta da borcu bitirdiklerini belirtti.

Erdoğan, IMF'nin şimdi Türkiye'den borç istediğini, 5 milyar dolar borç verebileceklerini bildirdiklerini anlatarak, Merkez Bankası'nı 27,5 milyar dolarla devraldıklarını ve şu anda 134 milyar dolar bulunduğunu söyledi. Devletin koalisyon hükümeti döneminde yüzde 63 faiz oranıyla, şimdi ise tek haneli rakamlarla borçlandığını anımsatan Erdoğan, aradaki farkın vatandaşın cebinde kaldığını ve halihazırdaki faiz oranını da yüksek bulduğuna işaret etti.

Tek haneli rakamlardaki enflasyonu daha da aşağı düşüreceklerini dile getiren Erdoğan, halkla bu yolda el ele, omuz omuza hep beraber yürüyeceklerini söyledi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu kardeşiniz cumhurbaşkanı da olsa şu anda size ne konuşuyorsa yarın da onları konuşacak. Bütün bu ulaşımları yine takip edeceğiz. Hiçbir yatırımı yarıda bırakmayacağız. Aynen kovalayacağız. Niye? Çünkü, cumhurbaşkanı bir vazo değildir. Bir saksı değildir. Aynen o da çalışmaya devam edecek.

-"15 günde 4 kez, soykırım ifadesinden dolayı özür dilettiler"

Erdoğan, İsrail'in 2002'de yaptığı Cenin katliamına değinerek, şöyle konuştu:

" İsrail, bin 500 Filistinli'yi barbarca katletti. O günlerde Başbakan merhum Ecevit çıktı, bu soykırıma 'soykırım' dedi. Merhum Ecevit'i adeta linç ettiler. Merhum Ecevit'e 15 günde 4 kez, bu soykırım ifadesinden dolayı özür dilettiler. Ama şu anda özür dileyen değil, özür dileten bir Türkiye var. Anamuhalefet partisi CHP'nin genel müdürünü görüyorsunuz. Gazze meselesinde Mısır arabulucu olsun diyor. Niye? Çünkü, CHP demek Baas Partisi zihniyeti demektir. Kendisini Türkiye Cumhuriyeti'nin bir siyasi partisi gibi değil Mısır'ın darbecisi gibi Irak'ın, Suriye'nin Baas Partisi'nin zihniyetinin temsilcisi gibi görüyor. Günlerdir İsrail zulmünün üzerini örtmek için sabah akşam hükümete iftira atıyor".

-"Kendisi hijyen değil ki hastaneler hijyen olsun"

Erdoğan, geçen salı yapılan AK Parti Grup Toplantı'sında, Kılıçdaroğlu'nun SKK Genel Müdürlüğü sırasında kurumda yaşananlara ilişkin görüntüleri paylaştığını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Seni işte Salı günü milletime gösterdim. SSK'nın genel müdürü iken SSK hastanelerinin durumunu izlettirdim. Bilmiyorum izlediniz mi? Aman yarabbim. O hastanelerin hali neydi, o tuvaletlerin hali neydi? Oraya sağlam girseniz hasta çıkarsınız. Hastane hijyen olmak durumundadır. Kılıçdaroğlu'nun kendisi hijyen değil ki hastaneler hijyen olsun. Hayatı yalan, iftira, takıyye, bunlarla dolu."

Kılıçdaroğlu'nun Türkmenleri iftiralarına malzeme yaptığına işaret eden Erdoğan, nerede mazlum varsa onlara, özellikle Türkmenler ile Türk ve akraba topluluklara el uzattıklarını söyledi. Erdoğan, "12 yıl içinde hiçbir hükümetin yapmadığını biz yaptık. Dünyanın neresinde Müslüman, Türk mazlum varsa biz oradayız. Onlara el uzattık. Balkanlarda, Orta Asya'da, Ortadoğu'da bizi görürsünüz. Nerede mazlum varsa biz oradayız. Çünkü, ta Hint yarım adasına orada zulüm var diye donanma gönderen Osmanlı'nın torunlarıyız biz. Olaya böyle bakıyoruz" değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, bu çalışmaları daha etkili yapabilmek için Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları kurduklarını, TİKA'yı etkin hale getirdiklerini, STK'lara da ciddi destekler verdiklerini ifade ederek, gittiği ülkelerde de "İlk defa bir Türk başbakan bizi ziyaret ediyor" denildiğini anımsattı.

Sögüt'teki türbelere, anıtlara ihtimam gösterdikleri kadar Moğolistan'daki ilk Türk anıtlarını ihya ederek yollarını yaptıklarını, Etiyopya'da Harar Türklerine, Sibirya'daki soydaşlara el uzattıklarını anlatan Erdoğan, bütün anıtların elden geçirilerek restore edildiğini, bütün Türk topluluklarının bulunarak el uzatıldığını kaydetti.

"İstismar siyaseti ile İsrail'in işini kolaylaştırmaya çalışıyorlar"

CHP ve MHP'nin bunları çok iyi bildiğini ancak görmezden geldiğini ifade eden Erdoğan, muhalefetin istismar siyaseti ile İsrail'in işini kolaylaştırmaya çalıştığını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:

"Gazze için sesi en gür, en samimi çıkan ülke Türkiye ve bizim yanımızda Katar. İçerideki muhalefet bu sesi kısmaya çalışıyor. Biz Ertuğrul Gazi'nin, Osman Gazi'nin torunlarıyız. Biz tavsiyesini Şeyh Edebali'den almış bir iktidarız. Onlar Söğüt'ten yola çıktılar, Endülüs'e, Fransa'ya, Polonya'ya, Afrika'ya, Açe'ye, Sumatra'ya kadar yardım ellerini uzattılar. Onların torunları olarak göreve geldiğimizde yardım elimizin toplam yardım miktarı neydi biliyor musunuz? 45 milyon dolarcık. Şimdi 3,5 milyar dolar. Nedir fark? 1'e 90. Biz buyuz. Onların torunu olmak kolay değil. Onların izinden gitmek kolay değil. İnşallah biz de dünyaya ulaşacağız. Ecdadımızın at sırtında gittiği her yere gidip mazlumların elinden tutacağız. Bundan rahatsız olanlar, tarihini ecdadını, kadim medeniyetini tanımayanlardır."

Cumhurbaşkanı seçiminin 10 Ağustos'ta yapılacağını, ilk defa halkın cumhurbaşkanını seçeceğini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunlar halkın cumhurbaşkanı seçmesini istemediler. Ne CHP ne MHP ne HDP, istemediler. Biz getirdik. O yasal düzenlemeyi, biz getirdik. Şimdi ben halkıma sesleniyorum; ey halkım, hangi partiye gönül verirsen ver, şimdi sen sana inanan, sana güvenen, senin iradene güç katmak isteyen başkanını seçeceksin. Sana efendi olmaya değil hizmetkar olmaya gelen başkanını seçeceksin. Önünde, iki tercih var, ya eski Türkiye ya yeni Türkiye. Ne diyoruz? Yeni Türkiye. Eski Türkiye'nin o kutuplaştırıcı aktörlerine değil yeni Türkiye'nin kucaklayıcı adayına destek vereceğinizi biliyorum."

Erdoğan, "İnşallah Bilecik, monşerlere, sermayesi yalan olanlara, gereken dersi 10 Ağustos'ta verecektir" diye konuştu.

Dağları Ferhat gibi deldiklerini, Ferhat'ın Şirin ile buluştuğunu dile getiren Erdoğan, yakın  Bilecik İstasyonun da biteceğinin altını çizdi.

Erdoğan, konuşmasının sonunda "Ablalar fazla günümüz kalmadı. Kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Abiler fazla günümüz kalmadı. Kapı kapı dolaşmaya var mıyız. Hele hele 3 gün bayram. Bir kenara koy. 12 gün var. Bayram sohbetlerinizin gündemi belli. Tamam. Öyleyse tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bununla yürüyeceğiz. Bizi bölemeyecekler. Biriz, iriyiz, kardeşiz, hep birlikte Türkiye'yiz" ifadelerini kullanarak, Ramazan Bayramı'nın İslam dünyası için barışa vesile olmasını diledi.

-"Kahrolsun İsrail" sloganları

Türk bayrakları ve Erdoğan bayraklarının yanı sıra Filistin bayraklarının da görüldüğü alanda vatandaşlar sık sık "Kahrolsun İsrail" şeklinde slogan attı.

Halka hitabın gerçekleştirileceği alanda "Sayın Cumhurbaşkanım Kuruluş ve Kurtuluşun Beşiği Bilecik'e Hoşgeldiniz", "Çök Özledik Seni Büyük Usta" şeklindeki pankartlar dikkat çekti.

Alanda, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş,  AK Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Binali Yıldırım ve milletvekilleri de hazır bulundu.

- Ankara

Recep Tayyip Erdoğan İstanbul İsrail Politika Güncel Haberler