Haberler

Anayasa Mahkemesinden Mülkiyet Hakkı Kararı

Anayasa Mahkemesi, Türkiye İmar Bankasının Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna (TMSF) devri sonrasında "Türkiye İmar Bankası Memur ve Müstahdemleri Yardım ve Emekli Sandığı Vakfı"nın hesabının ödenmemesini hak ihlali saymadı.

Anayasa Mahkemesi, Türkiye İmar Bankasının Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna (TMSF) devri sonrasında "Türkiye İmar Bankası Memur ve Müstahdemleri Yardım ve Emekli Sandığı Vakfı"nın hesabının ödenmemesini hak ihlali saymadı.

Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, bir yardımlaşma sandığı olan vakfa ait 3 milyon 409 bin 711 Avro, İmar Bank Off Shore şubesinden 26 Haziran 2003'te Türkiye İmar Bankası'na aktarıldı.

İmar Bankası 3 Temmuz 2003'te TMSF'ye devredildi. Vakıf, bankada bulunan paralarının ödenmesi için 7 Ekim 2003'te TMSF'ye ihtarname gönderdi.

TMSF ise 5021 sayılı Kanun'daki "Türkiye İmar Bankası personelinin kurmuş olduğu munzam veya yardımlaşma sandık ve vakıflarına ait mevduat ile muvazaalı olduğu Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından tespit edilen hesaplar için TMSF'ye herhangi bir ödeme yapılmaz" hükmü uyarınca ödeme yapılmasının mümkün olmadığını bildirdi.

Vakıf tarafından işlemin iptali istemiyle açılan dava, İstanbul 5. İdare Mahkemesince reddedildi. Kararın 24 Temmuz 2013'te Danıştayca da onanmasının ardından vakıf adına Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunuldu.

Yüksek Mahkeme, alacağı ödenmeyen vakfın mülkiyet hakkının ihlal edilmediğine karar verdi. Makul sürede yargılanma hakkının ise ihlal edildiğine hükmedildi.

Kararda, mülkiyet hakkının Anayasanın 35. maddesinde güvenceye alındığı, bu hakkın kamu yararı amacıyla kanunla sınırlandırılabileceği belirtildi.

Olayda mevduatın ödenmesi talebinin 5021 sayılı kanun uyarınca reddedildiği ifade edilen kararda, müdahaleye konu işlemin kanuni dayanağının anlaşılır, muhtemel sonuçlarının öngörülebilir olduğu aktarıldı.

Bir müdahalenin kamu yararına uygun olmadığını ispat yükünün iddia edene ait olduğu belirtilen kararda, bankalara duyulan güveni artırmak suretiyle tasarrufları korumak, mali piyasalarda güven ve istikrarı sağlamak ve mağduriyetleri gidermek amacıyla getirilen mevduat sigortası sisteminin kamu yararı taşıdığı bildirildi.

"Adil denge"

5021 sayılı Kanun'la öngörülen garanti sisteminin mudilerin mülkiyet haklarını korumada sorumluluğu büyük oranda devlette kabul eden bir mekanizma olduğu, sorumluluklar arasında adil denge sağladığı, kamu yararı ile kişilerin mülkiyet hakkının korunması arasında adil dengeyi garanti altına aldığı anlatılan kararda, şöyle denildi:

"Başvurucu sandık vakfının zaten oldukça riskli bir enstrümana yatırım yaptığı, bankaya el konulmasından bir hafta önce bu kaynağı bankaya mevduat olarak aktardığı, 5021 sayılı Kanun yürürlüğe konulmadan önce bankaya el konulma tarihinde başvurucu vakıf sandığına ait mevduatın zaten sigorta kapsamında olmadığı, başvurucu sandık vakfının kaynağının büyük kısmının banka tarafından sağlandığı, yöneticilerinin aynı zamanda bankanın da yöneticisi olduğu ve üyelerinin tamamının banka personeli olduğu birlikte değerlendirildiğinde düzenleme ile ulaşılmak istenen kamu yararı ve başvurucunun mülkiyet hakkı arasında makul bir dengenin kurulduğu kanaatine varılmıştır. Açıklanan nedenlerle başvurucunun mülkiyet hakkının ihlal edilmediğine karar verilmesi gerekir."

Kararda ayrıca, davanın, hukuki meselenin çözümündeki güçlük, maddi olayların karmaşıklığı, delillerin toplanmasında karşılaşılan engeller, taraf sayısı gibi kriterler dikkate alındığında karmaşıklıktan uzak olduğu belirtildi.

Başvurucunun tutum ve davranışlarıyla ve usuli haklarını kullanırken özensiz davranmasıyla yargılamanın uzamasına önemli ölçüde sebep olduğunun söylenemeyeceği ifade edilen kararda, somut başvuru açısından farklı karar verilmesini gerektirecek bir yön bulunmadığı ve 10 yıla yaklaşan yargılamada makul olmayan bir gecikme bulunduğu kaydedildi.

Kaynak: AA / Güncel

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Anayasa Mahkemesi İstanbul Türkiye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title