Haberler

AK Parti TBMM Grup Toplantısı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, " Musul'da yaşanan alıkoyma meselesinin ardından CHP'nin bir kez daha takındığı sorumsuz tavrın, artık haddi ve sınırları aştığını" belirterek, "CHP bir yandan Genel Müdürü'nün açıklamalarıyla, bir yandan da yandaş medyasının haber ve yorumlarıyla bizim oradaki vatandaşlarımızın hayatını ciddi şekilde tehlikeye atıyor. Böyle sorumsuzluk olmaz" dedi.

Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan Erdoğan, gündeme ilişkin görüşlerini ifade etti. Bölgede mezhep farklılıkları üzerinden yaşanan her çatışmada, her anlaşmazlıkta  hakkı, sabrı, itidali tavsiye ettiklerini belirten Erdoğan, "Öyle bir mezhep anlayışı ki, öyle bir tutuculuk ki Ömer dediğin zaman çılgına dönülüyor. Ama bizim için Ali bizi asla çılgına döndürmüyor tam aksine biz kucaklıyoruz. Bizde Ali de var, Ömer de var, Hasan da var, Hüseyin de var. Hepsi ailemiz içinde bizi bütünleştiren isimler. Biz buyuz. Asırlar boyunca biz bu coğrafyada bunu yaptık, bugün de aynısını yapıyoruz. Allah aşkına bu coğrafyada yaşayan herkes elini vicdanına koysun ve bir baksın. Canlı bomba olup bir camiye girip, o bombayı orada patlatmak, namaz kılan yüzlerce insanının ölümüne sebep olmak herhangi bir mezheple, hatta herhangi bir semavi dinle izah edilebilir mi? Canlı bomba olup kendisini camide patlatan da kelimeyi şehadet getiriyor, orada şehit olanlar da kelimeyi şehadet getiriyor. Aman Yarabbi, bu ne menem iştir. Bundan daha acı manzara olabilir mi? Biz böyle bir yanlışın içinde asla olmadık ve asla olmayız" diye konuştu.

Filistinlinin hakkını savunurken, "onlar Sünni, onlar Şii" diye değil, "onlar  insan, mazlum, mağdur" diye savunduklarını ifade eden Erdoğan, Afganistan, Myanmar, Somali'de kardeşlerine el uzatırken mezheplerinden, inançlarından dolayı değil,  insan oldukları ve ihtiyaç sahibi oldukları için ellerini uzattıklarını söyledi.

Erdoğan, "Açe'ye elimizi uzattığımız zaman Açe'de kalmadık, oradan Srilanka'ya geçtik. Açe'deki Müslümanlara elimizi uzatırken Srilanka'da hem Müslümanlara hem orada Hrıstiyanlara da elimizi uzattık; ibadethanelerinden konutlarına varıncaya kadar bunları inşa ettik. Biz böyle bir Türkiye'yiz, böyle bir AK Parti iktidarıyız"  dedi.

İran'ın uluslararası toplumla sorunlarını ele alırken mezhep kriterine değil, "komşu ve insan" kriterine baktıklarını, hakkı ve adaleti esas aldıklarını anlatan Erdoğan, İran'ın adeta dünyada yalnız bırakıldığı dönemde kendilerinin İran'ın yanında bu anlayışla yer alarak asla inandıklarından taviz vermediklerini söyledi. Irak'ta, arkasında binlerce masum insanın cansız bedenini bırakan  çatışmalarda hakkın tarafında yerlerini  aldıklarını, başka hiçbir yerde olmadıklarını kaydeden Erdoğan, Irak'a en son yaptığı resmi ziyarette Bağdat, Necef ve Erbil'de tüm taraflarla aynı gönül dilini konuşabilen ülke olarak samimiyet içinde yürüdüklerini, 4 yıl önce Suriye ile iyi ilişkiler tesis etmeye çalışırken de 4 yıl boyunca orada zulme ve zalime karşı çıkarken de mezhep taassubu içinde olmadıklarını vurguladı.

"Bin yıldır bu coğrafyada hakkı ve sabrı tavsiye ettik, bugün de aynısın yapıyoruz. İnşallah ebediyen de hakkı ve sabrı tavsiye eden bir millet,  böyle bir ülke olarak kalacağız" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim bu tavrımız yanlış anlaşılmasın. Biz tarafsızlıktan asla bahsetmiyoruz. Biz şunu biliyoruz ki bitaraf olan bertaraf olur. Her zaman hakkın tarafında durmaktan bahsediyoruz. Coğrafyamızda oluk oluk kan akarken, biz bu kanı durdurmanın, her kesime kardeşliği hatırlatmanın onurlu mücadelesini veriyoruz. Bakın burada aziz milletimizin bir hususu özellikle bilmesini istiyorum; Türkiye Cumhuriyeti on yıllar boyunca Doğu'ya ve Güney'e sırtını döndü. 'Yurtta sulh, cihanda sulh' sözü doğru anlaşılamadı. Türkiye'nin etrafına adeta duvarlar örüldü,  setler çekildi, hatta mayınlar döşendi. Bunun aynısını biz de yapabilirdik. 12 yıl boyunca Filistin'e sırtımızı dönebilirdik. Mısır'da, Irak'ta, Suriye'de susabilirdik, kardeşlerimizin akan kanını görmeyebilirdik. Onların acısını hissetmeyebilirdik, duyarsız da kalabilirdik. Ama şurası son derece önemli; gözünüzü kapatsanız da kulağınızı kapatsanız da sırtınızı dönseniz de komşuda yangın varken, siz evinizde huzur ve emniyet içinde asla olamazsınız. Doğu'dan Batı'dan onlarca devlet gelip bu coğrafyada yatırım, ticaret, ithalat, ihracat yaparken, siz 'aman hadise çıkmasın' diyerek yanı başınızdaki komşularınıza, kardeşlerinize uzak duramazsınız. Kafasını kuma gömen ülke, büyük bir ülke olamaz,  iddia sahibi, hedef sahibi ülke olamaz."

-"Pensilvanya hala bunların eline yalan yanlış malzeme veriyor"

Erdoğan, Irak ve Suriye meselesinde olayları mezhep zaviyesinden değerlendirmekten özenle kaçındıklarını belirterek, ne Irak'ta ne Suriye'de meselelere mezhep zaviyesinden değil, sadece hak ve adalet zaviyesinden baktıklarını ve bakmaya devam ettiklerini kaydetti. "Ancak Musul'da yaşanan alıkoyma meselesinin ardından CHP'nin bir kez daha takındığı sorumsuz tavrı artık haddi aşmıştır, artık sınırları aşmıştır" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Suriye meselesine insani, vicdani zaviyeden bakmayan, tamamen farklı saiklerle yaklaşan CHP, şu an Musul'daki meseleye de aynı saiklerle yaklaşmaktadır. CHP Türkiye içinde ateşle oynadığı gibi şu anda Suriye ve Irak meselesinde de ateşe körükle gidiyor. Biz CHP'nin, özellikle de CHP Genel Müdürü'nün Ortadoğu politikasında hangi kriterleri esas aldığını çok ama çok iyi biliyoruz.  Bu yaklaşım son derece tehlikeli bir yaklaşımdır. Bakın CHP bir yandan Genel Müdürü'nün açıklamalarıyla, bir yandan da yandaş medyasının haber ve yorumlarıyla bizim oradaki vatandaşlarımızın hayatını ciddi şekilde tehlikeye atıyor. Böyle sorumsuzluk olmaz. Hükümeti, Genelkurmayı, Diyanet işleri Başkanlığı'nı,hatta bizzat ailemi yalan ve iftiralar üzerinden bölgede teröre destek vermekle itham ettiler. Kim yapıyor bunu? Bizzat CHP'nin Genel Müdürü yapıyor. Bizzat CHP'nin akıl tutulması yaşayan, yani çevresine uyum sağlamaya çalışan, mezhep çatışmalarına körükle giden milletvekilleri yapıyor. Pensilvanya hala bunların eline yalan yanlış malzeme veriyor. Bu CHP de hala Pensilvanya'nın taşeronluğunu yapıyor. CHP; bu Genel Müdür yönetiminde inanın kurulduğu günden beri en zavallı, en sefil dönemini  yaşıyor. Dış politikada CHP, mezhep taassubunun esiri haline gelmiştir. İç politikada terör örgütlerinin, sokak eylemlerinin esiri haline gelmiştir. Siyaset üretmede CHP, Pensilvanya örgütünün esiri haline gelmiştir. Biz MHP'ye yavru muhalefet diyorduk, artık yavru sıfatını bile hak etmiyor. MHP; doğrudan doğruya  CHP ve Pensilvanya'nın vagonu haline geldi."

-"O rolü kusursuz oynamaya çalışıyorlar"

Erdoğan,  şu anda IŞİD'in elindeki vatandaşları sağ salim Türkiye'ye getirmenin mücadelesini verirken CHP Genel Müdürü ve milletvekillerinin, MHP Genel Başkanı'nın çıkıp  akılla,  izanla, vicdanla bağdaşmayan iftiralar üretmesini hiç kimsenin sorumluluk kavramıyla izah edemeyeceğini söyledi. Hem CHP hem de MHP'ye aslında söyleyecek çok sözleri olduğunu, ancak onlar gibi sorumsuz olamayacaklarını anlatan Erdoğan, kendilerinin ülkenin, milletin ve özellikle de orada alıkonulan vatandaşların sorumluluğunu üzerlerinde hissettiklerini, bu sorumluluğun ağırlığıyla hareket ettiklerini kaydetti.

Diyarbakır'da "bayrağa yönelik alçakça saldırı" sonrasında CHP ve MHP'nin aynı sorumsuz tavrı takındığını, terör örgütünün bayrağa saldırarak aslında CHP ve MHP'ye bir rol biçtiğini, ellerine senaryo verdiğini belirten Erdoğan, "Şimdi o rolü, o senaryoyu kusursuz oynamaya çalışıyorlar. Terör örgütünün vazifesi, bayrağa saldırı düzenlemek. CHP ile MHP'nn vazifesi; o saldırı üzerinden milleti tahrik etmek, galeyana getirmek. Geçmişte de bunun aynısını yapmadılar mı yaptılar. Türkiye ne zaman çözüme yaklaşsa terör örgütü, CHP, MHP, HDP ortak bir senaryoyu devreye aldılar, rollerinin gereğini yerine getirdiler. Bu ülkede, başkentimizde bayrağımızı yakanlarla bu CHP beraber hareket etmedi mi? CHP'nin milletvekilleri onlarla hareket etmedi mi, onlarla beraber polisimize küfretmediler mi? Bunlar hepsi kamera kayıtlarında var ve bunları televizyonlardan izlediniz. Bunlar bu ülkede yaşandı. Bu CHP, bu.  Fakat bunların görmediği, anlamadığı, bilmediği bir şey var. Milletim artık bu ucuz numaraları yutmuyor. İçeriden ve dışarıdan Türkiye'ye yönelik saldırıları milletim görüyor, neyin ne olduğunu gayet iyi biliyor. Sürekli yenilen ve her seçimde kaybeden, AK Parti karşısında hiçbir varlık gösteremeyen bu partiler, gözleri görmüş biçimde ellerine geçen her fırsatı kullanıyorlar ve bundan sonra da kullanacaklar. Tıpkı Pensilvanya örgütü gibi artık CHP ve MHP için de sınır yok, ilke yok, meşru, gayri meşru ayırımı, helal haram ayırımı yok. İçerideki hadiseleri de dışarıdaki hadiseleri de Türkiye aleyhine, özellikle de kardeşliğimiz aleyhine kullanmaktan çekinmiyorlar ve çekinmeyecekler. "

Erdoğan, çirkin ve çirkef politika karşısında kendilerinin büyük düşünmeye ve sorumlu davranmaya, özellikle de büyük bir ülkenin büyük bir partisi gibi hareket etmeye devam edeceklerini ifade ederek, "Bölgemizde asırlardır sağduyunun sesiyiz. Hakkın taraftarıyız ve öyle kalmayı sürdüreceğiz. Bakın Mısır'daki ateşi Türkiye'ye sıçratmak istediler, izin vermedik. Suriye'deki ateşi Türkiye'ye taşımak istediler, izin vermedik. Şu anda da içerideki muhalefet partilerinin açık desteğiyle Irak'taki ateşi Türkiye'ye taşımak istiyorlar. Buna da asla izin vermeyeceğiz. Asırlardır bu coğrafyadaki sorunlara nasıl hak, akıl ve vicdan zaviyesinden baktıysak gene öyle bakacak. Hem bütün sıkıntıları çözen hem de bütün tuzakları bozanlardan olacağız" dedi.

Bundan 900 yıl önce Musul'dan Nureddin Mahmud Zengi adında bir Selçuklu atabeyinin çıktığına ve bütün coğrafyayı birleştirdiğine, kardeşliği pekiştirdiğine işaret eden Erdoğan, "Selahaddin'e Kudüs'e giden yolu açtı. Nureddin Mahmud Zengi'in torunları, mirasçıları olarak 900 yıl sonra bu coğrafyada kardeşliği, birliği, dayanışmayı en güçlü şekilde savunmaya biz devam edeceğiz. Türkiye'yi istikrar ve güvenlik ülkesi olarak muhafaza edecek, tüm komşularımızın, dost ve kardeş tüm ülkelerin de istikrar ve güvenlik içinde olması için mücadelemize devam edeceğiz. Bölgemiz gerçekten zor günlerden geçiyor. Rabbim bu coğrafyadaki herkese aklı selimle hareket etme şuuru nasip etsin. Rabbim, kardeşliğimizi, dirliğimizi, birliğimizi muhafaza etsin. Başta Suriye ve Irak olmak üzere çok zor günlerden geçen kardeşlerimize de Rabbim sabır versin diye dua ediyorum" diye konuştu.

-"Bize kimse gündem dayatamaz"

Bölgede yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Türkiye'yi büyütme yolundaki çalışmalarının kararlılıkla devam ettiğini belirten Erdoğan, "Bize kimse gündem dayatamaz, kimse Türkiye'nin gündemini belirleyemez. Bizim kendi gündemlerimiz var ve hedeflerimiz doğrultusunda ilerliyoruz. Biz bu gündemi milletimize sunduk, milletimiz onayladı ve onaylanan bu gündemle de biz 2023'e yürüyoruz" dedi.

Erdoğan, geçen hafta grup toplantısının ardından önemli bir teslim töreni yaptıklarını belirterek, "O da 2004'te İtalyanlarla yaptığımız bir anlaşmaydı. Bu anlaşma neticesinde Türkiye'de İtalyanlarla ortak ATAK helikopterlerinin üretimine başladık. Şimdi ilk etapta 59 helikopter üretilecek. Bunların üçünün teslim törenini o gün gerçekleştirdik ve Kara Kuvvetlerine teslim ettik" diye konuştu.

Çarşamba günü AK Parti Yerel Yönetimler Başkanlığı'nın düzenlediği, belediye başkanları istişare ve değerlendirme toplantısına katıldığını anımsatan Erdoğan, cuma, cumartesi ve pazar günleri ise Karadeniz Bölgesi'nde olduğunu kaydetti. Erdoğan, cuma günü Rize'de, ardından cumartesi günü Artvin'de açılış törenleri yaptığını, pazar günü de Trabzon açılış törenlerini gerçekleştirdiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Rize'de 173 trilyon liralık, Artvin'de ise 1 katrilyon 159 trilyon liralık açılış törenini gerçekleştirdik. Trabzon'da 104 trilyon liralık açılışlar yaptık. Artvin'de bir katrilyon liralık açılış, özel sektörümüze ait olan Arkum Barajı ve hidroelektrik santralinin açılışı idi. Bunu canlı bağlantı ile merkezden yaptık. Bakanımız Eroğlu da bizzat orada baraj bölgesinde yerini aldı ve böylece Artvin hakikaten barajlar şehri olmak suretiyle, ülkemizin gerek içme suyunda gerekse hidroelektrik santrallerinde önemli bir merkez olarak hamdolsun görevi üstlenmiş durumda. Böylece kamunun ve özel sektörün bu şehirlerimizde tamamladığı hizmet ve eserleri resmi olarak vatandaşlarımızla buluşturduk."

Erdoğan, bu hafta Türkiye içinde ve dışında temaslara, ziyaret ve açılışlara devam edeceğini, hafta sonunda Avusturya'ya gideceğini söyledi. Avusturya'daki salon toplantısında binlerce Türk vatandaşına hitap edeceğini belirten Erdoğan, bu ülkeden geçeceği Fransa'da, Cumhurbaşkanı Hollande ile görüşeceğini, Lyon'da salon toplantısında soydaşlarla biraraya geleceğini bildirdi.

Erdoğan, Meclis tatile girmeden önce millet için aciliyet arz eden tasarı ve teklifleri yasalaştıracaklarını belirterek konuşmasını tamamladı.

- TBMM

Kaynak: AA / Politika

Recep Tayyip Erdoğan Ak Parti Suriye Musul Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

Ercan Yılmaz kimdir? Zafer Partisi Isparta- Eğirdir Belediye Başkan adayı Ercan Yılmaz kaç yaşında, nereli? Abdülkerim Akkaya kimdir? Memleket Partisi Artvin Arhavi Belediye Başkan Adayı Abdülkerim Akkaya Kaç yaşında, nereli? Adil Gürbüz kimdir? Memleket Partisi Artvin Ardanuç Belediye Başkan Adayı Adil Gürbüz Kaç yaşında, nereli? Turgay Şirin kimdir? Memleket Partisi Ardahan Çıldır Belediye Başkan Adayı Turgay Şirin Kaç yaşında, nereli? Yıldırım Öztuğ kimdir? Memleket Partisi Afyonkarahisar Dazkırı Belediye Başkan Adayı Yıldırım Öztuğ Kaç yaşında, nereli? Hüseyin Yakaryılmaz kimdir? Memleket Partisi Adıyaman Yaylakonak Belediye Başkan Adayı Hüseyin Yakaryılmaz Kaç yaşında, nereli? Hayriye Yıldız kimdir? Zafer Partisi Isparta- Atabey Belediye Başkan adayı Hayriye Yıldız kaç yaşında, nereli? Berat Doğan kimdir? Zafer Partisi Isparta- Aksu Belediye Başkan adayı Berat Doğan kaç yaşında, nereli? Oğuz Emre Gökal kimdir? Zafer Partisi Hatay- Yayladağı Belediye Başkan adayı Oğuz Emre Gökal kaç yaşında, nereli? Akaryakıt fiyatları 3 haneli rakamlara mı çıkıyor? Cumhurbaşkanlığı ne dedi? Suphi Yıldız kimdir? Zafer Partisi Hatay- Samandağ Belediye Başkan adayı Suphi Yıldız kaç yaşında, nereli? Salih Savaşlı kimdir? Zafer Partisi Hatay- Reyhanlı Belediye Başkan adayı Salih Savaşlı kaç yaşında, nereli? Abdullah Kadayıf kimdir? Zafer Partisi Hatay- Payas Belediye Başkan adayı Abdullah Kadayıf kaç yaşında, nereli? Serhan Yıldırımhan kimdir? Zafer Partisi Hatay- Kırıkhan Belediye Başkan adayı Serhan Yıldırımhan kaç yaşında, nereli? Cengiz Kırgın kimdir? Zafer Partisi Hatay- İskenderun Belediye Başkan adayı Cengiz Kırgın kaç yaşında, nereli?
title