AK Parti'nin Isparta Mitingi

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Sayın Bahçeli'ye de diğerlerine de sesleniyorum; gelin şu siyasi mücadeleyi edeple, adapla, hikmetle yapalım" dedi.

Partisinin Isparta mitinginde vatandaşlara hitap eden Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye seslenirken,  "Şimdi madem ki er meydanı, hesaplaşalım. Şeref hesabı yapalım. Eğer şeref hesabı yapacaksak hikmetle yapalım" diye konuştu.

Yurtdışındaki her bir ecdat yadigarının kendilerinin şerefi olduğunu belirten Davutoğlu, "Şimdi soruyorum, sizler çok iyi biliyorsunuz ama o da duysun diye soruyorum. Orhun Anıtları'nı kim restore etti? Bahçeli 3 yıl Başbakan Yardımcılığı yaptı. Orhun Anıtları'nı Ankara'da konuşmak kolay, Orhun Anıtları'na giden yaptı mı? Kim yaptı? Onlar konuşur. Onlar milliyetçilik taslar, AK Parti gerçek milliliği savunur. Peki Malazgirt'ten bahsediyorsunuz; Sultan Sencer'in Türkmenistan Merv'deki türbesini kim inşa etti? Bahçeli 3 yıl baştaydı, ne yaptı orada? Hiçbir şey...Bahçeli, MHP dönemindeki yurtdışındaki ecdat topraklarında taş üstüne taş konmadı. Bizim dönemimize gelelim. Sadece Türkmenistan'da mı? Kosova'da Meşhedi Hüdavendigar Türbesi, biz geldiğimizde çökmek üzereydi. O iktidar dönemlerinde Ankara'dan çıkamadılar ki yurtdışındaki ecdat eserlerine baksınlar. Ankara'dan Sakarya'ya gidemediler depremde" ifadesini kullandı.

Bir devletin onuru ve şerefinin kudretle olabileceğini vurgulayan Davutoğlu, "Bu kudreti bu devlete kim kazandırdı?" sorusuna alandan "AK Parti" yanıtını aldı. "Gelin kudret mukayesesi yapalım" diyen  Davutoğlu, bir millet ve devletin namertten silah istiyorsa gücünü koruyamayacağını bildirdi. "Bahçeli'nin ortak olduğu üç partili 'yamalı bohça' döneminde Türkiye'nin tank için hibe aradığını" belirten Davutoğlu, şimdi kendi tankı olan Altay Tankı'nı yaptığına dikkati çekti.

Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bir helikopter alabilmek için ABD Kongresi'nden izin bekliyorlardı. Terörle mücadele milli ordu diyorlar. Başkalarının hibesine muhtaç olana  milli ordu, bu milletin şerefini hakkıyla savunabilir mi, koruyabilir mi? Biz TSK'ya da bu devlete de onur kazandırdık, onur. Bakın Bahçeli hiç o taraflara gidemez, bilmez ama Muş'tan Bitlis'e geçerken gözlerim yaşararak, emin olun helikopterde olmasaydım şükür secdesine kapanırdım. Bizim Başbakanlık helikopteri uçarken, penceremin sol tarafında yüzde 100 Türk yapımı ATAK helikopterimiz uçuyordu, penceremin öbür yanında yüzde 100 Türk yapımı ikinci ATAK helikopterimiz... İlk defa hizmete girdiler, ilk defa Türkiye Cumhuriyeti  Başbakanı'nı korudular. Gözlerimle oradaki şerefli pilotlarımızla göz göze geldim, o kadar yakın uçtular, selam verdiler. Gökyüzünde kendi helikopterimizden selam veren pilotlarımıza selam olsun."

-"Gücümüz, kudretimiz milletin bize verdiği destektedir"

Bir milletin şerefinin, haysiyetinin kendi topunu yapmakla olacağına işaret eden Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Daha evvelsi gün Süleyman Şah Türbesinin huzuruna, Süleyman Şah'a gittim. Daha önce bunların hepsi hibeyle alınırdı. Neredeyse silah dilenirdik. Bütün toplar, 40 kilometre menzilli fırtına topu ve diğerleri, Silahlı Kuvvetlerin kullandığı her malzeme, artık yüzde 100 Türkiye Cumhuriyeti damgalı. Şeref budur. Bir milletin yurtdışındaki itibarı, şerefi de parasının değeriyle ölçülür. 2002'de 6 sıfırlı paralarla herkes görünürde milyarderdi ama gerçekte bir gecede fakirleşmiyor muyduk? Paramızın değeri var mıydı? Şimdi Türk Lirası değer kazandı, dünyanın her yerinde konvertibl, her yerinde dönüştürülebilir. Daha çarpıcısını söyleyeyim; heni şimdi Kılıçaroğlu'nun akıl danıştığı Kemal Derviş var ya...Türkiye'de tarımı öldüren, tarım desteklerini bitiren... Olmaz ama hani bir mavi boncuk gibi Kılıçdaroğlu'nun 'eğer iktidar olursak dışarıdan bakan yapacağım' dediği Kemal Derviş... Hani Bülent Ecevit  getirdi de Türkiye'den nasıl gittiği bile belli olmayan zat. O dönemde Kemal Derviş'in Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na yazdığı bir yazı var. Diyor ki 'bu ay Hazine'den size verecek paramız olmadığı için kendi başınızın çaresine bakın.' İşte bu o üç partili koalisyonun, Bahçeli'nin Başbakan Yardımcısı olduğu Türkiye. Böyle bir Türkiye'de Allah aşkına milletin başı dik, onurlu olabilir mi? Peki kendi hazinesinden maaşları ödeyemeyen bir ülkeden, maşallah bereketle hazinesi dopdolu ülke haline kim getirdi? Maaş ödeyemeyen bir devletten, Türkiye'dekilerin maaşını bırakın Kırım Tatarlarına, Gagavuz Türklerine, Filistin'e, Somali'ye el uzatan kudretli Türkiye'yi kim kurdu? Yine de ben buradan Sayın Bahçeli'ye de diğerlerine de sesleniyorum; gelin şu siyasi mücadeleyi edeple, adapla,  hikmetle yapalım. Bakın ne güzel yazmış Ispartalılar, 'hikmet bizlere, nefret onlara yakışır.' Doğru. Şeyh Edebali'nin dediği gibi 'nefret onlara hikmet bize, şiddet onlara şefkat bize, zaaf ve zillet onlara izzet bize yakışır.' Gücümüz, kudretimiz milletin bize verdiği destektedir. Biz hiçbir yere gitmedik; ne AB kapısında bekledik ne ABD'den hibe yardımı istedik, ne IMF kapısına gittik ne de diğerlerine, Biz milletin gönül kapısına gittik."

Davutoğlu, "Aziz Ispartalılar gönül kapınızı bize açacak mısınız? O kapıdan girmemize izin verecek misiniz? O kapıları gül kokularıyla mis gibi kokutacak mısınız?" sorularına "Evet" yanıtını alınca, "Allah şahit şimdiden o gül kokularını hissediyorum. Isparta'nın güzel gül kokularını. En güzeli de Isparta'nın gönül kokusunu. Her birinizi bağrımıza basıyoruz. Sağolasın Isparta, her haliyle hikmet öğreten Isparta..." karşılığını verdi.

-"Kılıçdaroğlu kendince bir yoksulluk edebiyatı yapıyor"

MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin gelmesi halinde kendisine soru sormalarını isteyen Davutoğlu, "Bir devletin kudretli, izzetli, şeref sahibi olmasının, kendi savunma sanayisini kurmasından, parasına değer kazandırmasından, al bayrağı dünyanın her yerinde dalgalandırmasından, Türkiye cumhuriyeti topraklarının her köşesindeki vatandaşına sahip çıkmasından belli olur. Sizler Selçuklu çocuklarısınız, hepimiz öyleyim. Mirya Kefelon Zaferinin torunlarısınız. Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyet bizim mi? İnşallah bu miras üzerinden 2023'te  kudretli ve şefkatli Türkiye cumhuriyeti devletini küresel güç yapacak mıyız?" die sordu. "Evet" yanıtını alan Davutoğlu, iddialarının bu olduğunu söyledi.

Davutoğlu, bir yandan devletin kudretini büyütürken, diğer taraftan da vatandaşların refahını arttırdıklarını ifade etti. Kılçdaroğlu'nun "kendince bir yoksulluk edebiyatı yaptığını" belirten Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Gelsin şöyle bir karşılaştıralım. Türkiye'nin 2002'deki Gayri Safi Milli Hasılası 230 milyar dolardı, şimdi 830 milyar dolar. 'Ben maliye biliyorum' diyor ama daha matematik bilmiyor. Soralım, 830 milyar dolar mı büyük, 230 milyar dolar mı? Bu sabah şoför esnafımızla birlikteydim, onlara bir çok müjde verdim. Isparta'daki şoför esnaflarımıza da selam olsun. Araçlarını yenilerlerse artık ÖTV ödemeyecekler 2016'ya kadar. Birçok kolaylık gösterdik. Esnaflarımıza destek verdik. 2002'de Türkiye'de satılan toplam otomobil sayısı 91 bindi, şimdi 587 bin. 2002'de cep telefonu sayısı 23 milyondu, şimdi 72 milyon cep telefonu bile var. Neredeyse bebeklerin başına bile bir cep telefonu düşüyor, Bu mu yoksulluk? Ülkeyi, vatandaşa bu güce kim kavuşturdu? Demek ki milletin alım gücü var. Demek ki devlet ile millet arasında tam bir gönül bağı var. "

(Sürecek)

Ahmet Davutoğlu Devlet Bahçeli Ak Parti Isparta Yerel Haberler