Haberler

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Çelik: (4)

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik,"PYD, Türkiye'ye karşı terör faaliyetlerinde bulunan bir yapı olarak, Fırat'ın batısına geçmesi halinde Türkiye'nin nasıl karşılık vereceğini biliyor. Bu konuyu Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız net bir şekilde ifade ettiler. Türkiye'nin bununla ilgili hazırlıkları vardır" dedi.

Çelik, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin soruları cevapladı.

"PYD Lideri Salih Müslim'in, 'Müttefiklerin, ABD'nin desteği olmadan Fırat'ın batısına geçmeyiz' şeklinde bir açıklaması var. PYD'nin elindeki silahların ABD'den gittiği yönünde iddialar söz konusu. Bununla ilgili paylaşacağınız bir bilgi var mı?" sorusuna, Çelik, "PYD, Türkiye'ye karşı terör faaliyetlerinde bulunan bir yapı olarak, Fırat'ın batısına geçmesi halinde, Türkiye'nin nasıl karşılık vereceğini biliyor. Bu konuyu Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız net bir şekilde ifade ettiler. Türkiye'nin bununla ilgili hazırlıkları vardır" yanıtını verdi.

PYD sözcülerinin söylemlerine dikkati çeken Çelik, birilerinin, gerek Türkiye'de gerekse bölgede Kürtlerin kazanımlarını, birtakım Kürt örgütleri eliyle çalmaya çalıştığını, bölgede yeni bir Baas tipi yapılanma oluşturarak, bunu, birtakım büyük güçlerin eline "lejyoner" olarak vermek istediğini söyledi.

Demokratik kazanımlar konusunda duyarlı olan Kürt siyasetçilerin ve gençlerin, birtakım örgütler eliyle bu kazanımların çalınmasına, gasbedilmesine duyarlı olması gerektiğini ifade eden Çelik, "PYD tam da bunu yapıyor şimdi. Suriye'de birtakım fiili durumlar oluşturarak, Suriye'nin diğer halklarını kendisine düşman ilan ediyor. Aynı şekilde Türkiye'ye dönük hasmane birtakım tutumlar alarak da Türkiye'nin öteden beri Suriye'deki Araplar ve Türkmenler kadar Kürtlerle ilgili yaptığı girişimleri berhava etmiş oluyor" diye konuştu.

-"PYD lejyoner hizmeti veriyor"

PYD'nin, Suriye demokratik güçlerinin çatısı altında, "DAEŞ'le mücadele ediyoruz" bahanesiyle, koalisyonun bir parçası olarak Fırat'ın batısına geçme gibi bir niyetinin olduğunu bildiklerini dile getiren Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama her ne olursa olsun, müttefiklerimizle bu konuda görüş ayrılığı yaşasak da PYD bizim açımızdan bir terör örgütüdür. Bu terör örgütünün Türkiye'ye dönük hasmane davranışları vardır. Bu bir ulusal güvenlik meselesidir. Bugün birtakım geçici ittifaklar kurarak bölgede derinlik yarattıklarını düşünmeleri, kendileri için hayaldir. Burada kalıcı olan Türkiye Cumhuriyeti'dir, önemli olan Türkiye Cumhuriyeti ile ne tür ilişki geliştirdikleridir. Şu anda da büyük güçlerin Suriye'de yürüttüğü vekalet savaşında sadece sahada yuvarlanan bir futbol topu gibi çeşitli güç ilişkileri içerisine giriyorlar, burası çıkmaz sokaktır. Burada hem Suriye Kürtlerinin kazanabileceği demokratik kazanımları riske atıyorlar hem Türkiye ile ilişkilerini bu hasmane tutumla tamamen berhava etmiş oluyorlar."

Büyük güçlerin hizmetine, gönüllü ya da belirli bir meblağ karşılığı koşan PYD'nin bu tutumunu "lejyoner hizmeti"ne benzeten Çelik, ulusal güvenlik riskine karşı Türkiye'nin tutumunun net ve kesin olduğunu vurguladı.

"Gazze açık hava hapishanesi halinde"

"Türkiye-İsrail görüşmelerinde süreç nereye gidiyor? Yapılan toplantıda neler konuşuldu" sorusu üzerine Çelik, normalleşme için Türkiye'nin tazminat, özür ve Gazze'deki ambargonun kaldırılması şartlarının olduğunu hatırlattı.

Gazze'nin bugün açık hava hapishanesi halinde olduğunun altını çizen Çelik, "Biz, Mescid-i Aksa'ya dönük olarak yapılan birtakım tacizkar tutumları şiddetle kınıyoruz. Ayrıca yeniden, son zamanlarda ortaya çıkan, yasa dışı yerleşim yerlerine dönük, özellikle Batı Şeria'da bin 500 dönüme yakın bir alanın yerleşime açılması şeklindeki tutumu, bu konudaki geleneksel hassasiyetimizle bir kez daha kınadık. Mescid-i Aksa konusundaki hassasiyetimiz, yasa dışı yerleşim yerleriyle ilgili protestomuz devam etmektedir" dedi.

Çelik, bir kasa domatesin dahi giremediği Gazze'de, "terör" bahanesiyle tünellerin imha edildiğini, çocukların açlık içerisinde olduğunu, en temel ihtiyaçların bulunamadığını söyledi.

Türkiye'nin, buranın elektrik, su, gıda ihtiyacının karşılanarak, insani durumun düzeltilmesini istediğini ifade eden Çelik, bunun uzun vadede bölge barışına, Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesine, Filistinlilerin insani yaşam standartlarına ulaşmasına katkı sağlayacağını kaydetti.

"Bunlar hayali haritalar"

İsrail ile görüşmelerin genel hatları itibariyle iyi gittiğini belirten Ömer Çelik, bu tip görüşmelerde detayların önemli olduğunu, son nokta konuluncaya, İsrail'in işi pratiğe dökünceye kadar, "bu iş hallolmuş" denilemeyeceğini vurguladı.

"PYD'nin Moskova'da açtığı temsilcilikte, Türkiye, Irak ve Suriye topraklarının bir kısmını içine alan bir haritanın bulunduğundan bahsediliyor. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?" sorusuna Çelik, "Türkiye ile Rusya arasındaki ihtilaftan dolayı Rusya böyle bir şeye muhtemelen zemin hazırlıyor. PYD'nin şu tutumu net gözüküyor; Türkiye'nin kiminle ihtilafı var, PYD onun safında yer alıyor. Hatta Türkiye'ye karşı, Suriye odaklı olarak silahlı tehdit unsurları oluşturuyor. Orada, HDP milletvekilinin bu açılışa katılması, açık bir şekilde akıl tutulmasıdır ve bunu kınıyoruz" karşılığını verdi.

Çelik, Türkiye'de demokratik siyasetin imkanlarının, getirilerinin ne olduğu görülmüşken, bu tip örgütlerin peşinde koşulmasının, temsilci gibi davranılmasının, demokratik siyasetin imkanlarının ve katkılarının iyi anlaşılamadığını, Kürtlerin haklarının gasbedilmek istendiğini gösterdiğini söyledi.

Söz konusu haritaların meşhur olduğunu, çeşitli şekillerde yapıldığını belirten Çelik, "Bunlar hayali haritalar. Bunların peşinden birtakım örgütleri sevk ederler, belli bir zaman içerisinde kullanırlar, iki gün sonra da statüsünü değiştirirler ve berhava ederler. Bu bölgenin tarihi bununla doludur" ifadesini kullandı.

"Bölgenin yeni haritalara ihtiyacı yok"

PYD'nin peşinden, Kürtlerin demokratik hakkını, kazanımlarını önemseyen hiçbir Kürt'ün gitmemesi gerektiğinin altını çizen Çelik, "Geniş kitledeki Kürt gençleri, vatandaşlarımız bilsinler ki PYD'nin peşinden gidilmesi, Kürtlerin demokratik kazanımlarının, bu örgütlerin terör faaliyetlerinin bir lojistiği haline getirilmesinden başka bir şey değildir. Bu aslında Kürtlere düşmanlık üreten bir davranış, siyaset biçimidir. O haritaların hiçbir kıymeti harbiyesi yok. Bölgenin yeni haritalara ihtiyacı yok" dedi.

Esas olanın tekrar tekrar sınırları değiştirip yeni travmalar yaratmak, etnik ya da mezhebi siyasetler üzerinden yeni radikalizmler üretmek olmadığını vurgulayan Çelik, mikro milliyetçilikler üzerinden yeni devlet ve siyaset yapılanmalarının, bölgeye daha çok felaket getireceğine dikkati çekti.

Çelik, sınırların sabit olduğu, ekonomik ilişkilerin, kültürel entegrasyonların büyüdüğü yeni bir anlayışa geçilmesi gerektiğini, sınırların katı bir biçimde toplumları ve devletleri birbirinden ayırmasının yanlış olacağını ifade etti. Ömer Çelik, "Ekonomik, kültürel sınırları kaldıracağız. Bölgede büyük bir zenginlik, demokrasi ve güvenlik havzası oluşturacak şekilde, yeni entegrasyonlar üreteceğiz. Doğru yaklaşım budur. Bütün mezhep, etnik grupları için de kazanım olarak dönecek olan budur" değerlendirmesini yaptı.

(Sürecek)

Kaynak: AA / Politika

Ömer Çelik AK Parti Suriye Gazze Politika Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title