TÜM KATEGORİLER
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şentop Açıklaması
BURSA (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, "Devlet, bir özne ve devletin sahibi olduğu bir ülke, bir de millet var. Devlet, millete bu anlayışla, bu bakışla baktığı için şu ana kadar milletin her şeyini tanzim etmeye kalkmış" dedi.
Şentop, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Yeni Anayasa Yeni Türkiye Konferansı" öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, seçimlerden sonra yeni anayasanın çıkarılacağından umutlu olduğunu söyledi.
Yeni anayasayla milletin önünün daha da açılacağına inandığını belirten Şentop, "Anayasamızın ve anayasacılık anlayışının Anayasa'da özeti vardır. Anayasa'da devletin ülkesi ve milletinden bahseder. Yani devlet, bir özne ve devletin sahibi olduğu bir ülke, bir de millet var. Devlet, millete bu anlayışla, bu bakışla baktığı için şu ana kadar milletin her şeyini tanzim etmeye kalkmış. Başörtüsü yasağından, kılık kıyafetinden, yediğinden içtiğine her konuda müdahale etmiş. Bu devletin millete anlayışı, mevcut anayasal zihniyetini gösteriyor. Biz temel olarak bu zihniyeti değiştirmek istiyoruz. Devletin millete anlayışından milletin anlayışına geçmek... Yeni anayasanın temel felsefesi, devletin milleti değil, milletin devleti olacak" diye konuştu.
-"Muhalefet, bu seçimden sonra değişecek"
Şentop, hazirandaki seçimlerin ardından zihniyetin değişeceğine ve yeni anayasanın çıkarılacağına inandığını vurguladı.
"Muhalefet, bu seçimden sonra değişecek inşallah" diyen Şentop, şunları kaydetti:
"Hükümet değişmeyecek ama muhalefet değişecek Türkiye'de. Yani hem kadro olarak değişecek benim kanaatime göre hem de zihniyet olarak değişecek. Artık Türkiye'de tamamen AK Parti karşıtlığı üzerine, buna münhasır siyaset yapma imkanı ortadan kalkacak. 7 Haziran'dan sonra herkes kendi görüşlerini, fikirlerini üretecek. Çok basit söyleyeyim. Kılıçdaroğlu, mesela tartışılan güncel konulardan birisi faizler, Merkez Bankasının faizleri. Kılıçdaroğlu, neyi tartışıyor? 'Cumhurbaşkanı, Merkez Bankası başkanı, Başbakan ne dedi? Bunu tartışıyor yani dedikodu. Peki Kılıçdaroğlu ne dedi? Yani CHP'nin Merkez Bankası faiz politikasıyla ilgili görüşü var mı, yani arttırsın mı, azaltsın mı, ne yapsın? Yerinde mi saysın? Bir görüşü yok. Sadece siyasetin magazinini, dedikodusunu yapan muhalefet anlayışı.
Bu değişecek, değişeceği için yeni anayasayla ilgili sorun olmayacak, umut ediyorum. Seçimlerden sonra inşallah yeni anayasa çıkacak. Türkiye'nin anayasaya ihtiyacı var kesin."
Üniversite öğrencisi Özgecan'ın öldürülmesi
Mersin'de öldürülen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'dan sonra yeniden gündeme getirilen idam cezasıyla ilgili düşüncelerini açıklayan Şentop, şöyle devam etti:
"Şahsi görüşlerimi ifade edeyim. Bunu dikkatle söyleyeceğim. Şahsen bu şekilde kasten adam öldürmelerde yani kasten işlenen cinayetlerde, katil hadiselerinde bununla sınırlı olmak üzere idam cezasının olmasından yanayım. Şahsi görüşüm olarak bunu söylüyorum. Daha önce de söyledim bunu yani hatalı öldürmeler olabilir. Bu ayrı, orada olamaz ama burada kasten, bu şekilde hunharca, vahşice öldürmede idam cezası olması lazım. Tabii hukuken bu mümkün olur mu, nasıl mümkün olur, bunun izahı uzun. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ek protokolleri var, o protokollerden birisinde idam cezasının olmamasına dair hüküm vardır. Onu imzaladı Türkiye. Buna bağlı olarak Anayasa'dan idam cezasını çıkarttı. Uluslararası sözleşmeler var ama dünyanın birçok ülkesinde de idam cezası var.
Amerika Birleşik Devletleri, bazı eyaletler dahil olmak üzere birçok yerde de idam cezası var."
İdam cezasının önceden Türkiye'de de uygulandığını anımsatan Şentop, bununla ilgili kötü geçmişe sahip olduğunu dile getirdi.
Şentop, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Özellikle fikir, siyasi suçlar için uygulandığı için idam cezası Türkiye'de bundan dolayı antipatik yaklaşım var. Ben orayı kapsamayacak şekilde, sadece kasten vahşice öldürmelerde katil için uygulanacak ceza olarak bunun düşünülmesi gerektiği kanaatindeyim. Cezaların caydırıcılığı da önemli. Masum güzel bir kızı bu şekilde muameleye tabi tutan insanın, buna 'insan' demek bile zor tabii, bu insanın en ağır cezayla cezalandırılması gerekir. Burada bir konuyu yeniden değerlendirmesi gerekir Türkiye'nin. Bu, yeni anayasanın yeni konusu olabilir."
