TÜM KATEGORİLER
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı İslam, Sakarya'da
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, Paralel Yapı ile mücadeleye ilişkin, "Kalbimizdeki o hicran hala iyileşebilmiş değil, hala yüreğimizin bir tarafı yaralı. Bu çok büyük bir darbe ama o kadar büyük darbelerin altından kalktık ki bununla mücadele etmek hiçbir şey değil. Daha büyüğü gelse onunla da mücadele edeceğiz" dedi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, Paralel Yapı ile mücadeleye ilişkin, "Kalbimizdeki o hicran hala iyileşebilmiş değil, hala yüreğimizin bir tarafı yaralı. Bu çok büyük bir darbe ama o kadar büyük darbelerin altından kalktık ki bununla mücadele etmek hiçbir şey değil. Daha büyüğü gelse onunla da mücadele edeceğiz" dedi.
Serdivan Kuruçeşme Mahallesi'ndeki bir Boşnak köyünde kadınlarla bir araya gelen İslam, 7 Haziran seçimlerinin önemini vurguladı.
Türkiye'nin önemli bir dönemeçte bulunduğunu dile getiren İslam, "İnşallah bu virajı da atlattığımız zaman Türkiye'nin önünde duracak bir şey kalmayacak. Bugüne kadar geçirdiğimiz badirelerin son noktasını, 7 Haziran seçimlerinde koyacağız" diye konuştu.
Türk milletinin geçmişte çok zorluk çektiğini belirten İslam, 1900'lü yılların başından itibaren Türkiye'nin savaşlar dönemi geçirdiğini söyledi.
İstiklal mücadelesinin ardından kuruluş mücadelesinin başladığını anlatan İslam, "1940'lı yıllar, İkinci Dünya Savaşı, yokluk, kıtlık, tek parti dönemi" ifadelerini kullandı.
"1950'liler biraz nefes aldırdı. Rahmetli Adnan Menderes dönemi. Türkiye biraz nefes aldı" değerlendirmesinde bulunan İslam, şunları kaydetti:
"Ezan bile bugünkü ezan gibi değildi, 'Tanrı uludur, Tanrı uludur' şeklinde Türkçe söyleniyordu. Allah'a hamd olsun, Menderes zamanında ezanı tekrar eski haline döndürdüler. İlk defa imam hatipler açıldı. Öyle bir hale gelmişti ki Türkiye, cenazeyi kaldıracak imam yoktu. O dönemler geçti. 1960'lara doğru 'Türkiye rahat etti' derken, 1960 darbesi geldi. Arkasından 70, 80, 90 darbeleri. 10 yılda bir darbe. Sebep ne? 'Türkiye aslına dönmesin, hiç kimse istediği gibi yaşamasın, tepedeki nasıl istiyorsa öyle yaşasın.' Böyle bir dönem. Çok eziyetler çekti millet bundan."
Bu ara dönemleri aşmak için çaba gösteren önemli insanların bulunduğuna işaret eden İslam, Turgut Özal ve Necmettin Erbakan'ı rahmetle andıklarını belirtti.
İslam, 1990'ların sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geldiğini, ona inananlarla bir yürüyüşün başladığını anlattı.
Herkesin fedakarlık yaptığını, dua ettiğini kaydeden İslam, "(Başımıza gelmesin) diyen bile aslında o geldiğinde her şeyin düzeleceğini biliyordu. İşadamları 2007 seçimlerinde 'Biz oy vermeyeceğiz ama inşallah siz kazanırsınız. Siz kazanmazsanız halimiz harap', bunu söylediler. İşte bu münafıklıkla da bir taraftan mücadele ettik" ifadelerini kullandı.
Bakan İslam, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir de bak ki bağrımıza bastığımız, yoldaşımız gördüğümüz insanlar, başka şirketler, başka devletlerle anlaşmışlar. Başka bir yerde, başka bir merkez kurmuşlar ve oradan Türkiye'ye hem içeriden hem de dışarıdan saldırıyorlar. Dışarıdan yıkamayanların taşeronluğunu yapıyorlar. Tabii bu çok yaralayıcı bir şey. Kalbimizdeki o hicran hala iyileşebilmiş değil, hala yüreğimizin bir tarafı yaralı. Bu çok büyük bir darbe tabii ama bugüne kadar o kadar büyük darbelerin altından kalktık ki bununla mücadele etmek hiçbir şey değil. Daha büyüğü gelse onunla da mücadele edeceğiz. Biz hem kendimize, hem Rabbimize hem de size söz verdik. Sözümüz şu, pazara kadar değil, mezara kadar."
Köylü kadınlar, konuşmanın ardından İslam'a hediye verdi.
