TÜM KATEGORİLER
Adalet ve Merhamet" Temalı Kısa Film Yarışması Ödül Töreni
Çekmeköy Belediyesi'nin düzenlediği "Adalet ve Merhamet" temalı Uluslararası Kısa Film Yarışması ödülleri sahiplerini buldu.
Çekmeköy Belediyesi'nin düzenlediği "Adalet ve Merhamet" temalı Uluslararası Kısa Film Yarışması ödülleri sahiplerini buldu.
Danışma kurulunda Prof. Dr. Ali Köse, Recep Kabakçı, Nazif Tunç ve Adnan Erdoğan'ın, ön seçici kurulunda Ferhat Eşsiz, Cihan Aktaş, Bünyamin Yılmaz ve Mustafa Kara'nın, jürisinde Mecid Mecidi, Faysal Soysal, Osman Sınav, Şahin Sisic, Rashid Masharawi, Hasanali Yıldırım ve Mehmet Özgür'ün yer aldığı yarışmada, İran'dan Nafiseh Sadat "There Are No Thieves İn This City/Bu Köyde Hırsız Yok" filmiyle birinci, Türkiye'den Serdal Altun "Uçurtma" filmiyle ikinci, Hasan Kalender "Tecahül-i Arif" filmiyle üçüncü oldu.
Zorlu Performans Sanatları Merkezi'nde gerçekleştirilen ödül töreninde AA muhabirine açıklamada bulunan Yarışma Başkanı ve Yönetmen Faysal Soysal, bir yarışmayı herhangi bir tema üzerinden başlatmanın onu sınırlandırmak anlamına geldiğini belirterek, "Çekmeköy Belediyesi Kültür Müdürlüğü ilk konuşmamızda, 'Biz Onu Çok Sevdik' başlığı altında Hz. Muhammed ile ilgili bir kısa film yarışması düzenlemek istediklerini ilettiler." ifadesini kullandı.
"Gerek farklı fıkhi bakış açıları, gerek kısa filmin dili ve yapısı ve aynı zamanda kısa filmcilerin bütçeleri bu başlığa uygun kaliteli filmlerin gelmesine mani olabilirdi." diyen Soysal, şöyle devam etti:
"Ayrıca konu Peygamber Efendimiz olunca ona muhabbet duyan, duymayan herkese açılabilmeli, kimsenin de kutsalına müdahale etmemeliydik. Bu sebeple de insanlığın her daim vicdanında ve fıtratında yer alan ama bunu yaşadığı hayat sürecinde en mükemmel şekilde ortaya koymuş olan Efendimizin iki özelliğini tema olarak belirlemeye karar verdik, merhamet ve adalet."
Soysal, yeryüzünde savaşların, ihanetlerin, zulümlerin her zaman yaşandığını vurgulayarak, dünyanın son yıllarda "merhamet ve adalet" duygularını idrak etmeye her zamankinden daha çok ihtiyacı olduğunu vurguladı. Soysal, "Gelecek adına hala biraz olsun umut besliyorsak bunun en açık sebebi Peygamber Efendimizin insanlık tarihinde ömrünü sonsuz ve şüphesiz merhameti ve adaleti ile en yüksek ahlak derecesinde geçirmiş olması ve bu mirası veda hutbesinde bütün insanlığa bırakmış olmasıdır." diye konuştu.
Hz. Muhammed'i dair konuşurken ve hatta düşünürken sesimizin hep kısık olduğunu ancak O'nu ararken hep cesur ve ümitvar olduklarını belirten Soysal, "Peygamber Efendimizin adalet ve merhametinin izlerini beyaz perdede aramak, yeni bir deneyim oldu ve sonuç ile karşılaşınca müthiş derecede gururlandırdı. Bu konu üzerinde binlerce insan tefekkür etti, çabaladı, gayret gösterdi. Kimisi filmini yaptı, kimisi sadece fikir ve senaryo aşamasında kaldı ama 17 ülkeden 520 kişi filmleriyle merhamet ve adalet adına söz söylemeye çalıştı." görüşüne yer verdi.
Soysal, yarışmayı düzenleyen Çekmeköy Belediyesine, destek veren Cumhurbaşkanlığına, Kültür ve Turizm Bakanlığına, Diyanet İşleri Başkanlığına ve İstanbul Büyükşehir Belediyesine teşekkür ederek, filmleriyle yarışmaya katılan bütün yönetmenleri tebrik etti.
"Ağırlıklı konu mültecilikti"
Yarışmanın ön seçici kurulunda yer alan yazar Cihan Aktaş da kısa film değerlendirmeleri sırasında 100 film izlediğini aktararak, "İzlediğim filmler arasında ilk 20'yi seçerken gerçekten zorlandım. Çok iyi filmler vardı. Ağırlık kazanan konu mültecilikti. Mülteci konulu filmlerin yanı sıra kadına şiddeti, aile bağlarının önemini ve engellilerin hayat mücadelesini konu alan başarılı filmler izledim." dedi.
Aktaş, yarışmanın asıl hedefinin, sinema meraklısı gençleri ve her yaşta insanı yüreklendirmek olduğuna dikkati çekerek, yarışmanın yeni filmlerin çekilecek olmasına büyük katkı sunduğunu bildirdi.
Dereceye giremeyen filmlerin kötü veya değersiz olduğu şeklinde anlaşılmamasını isteyen Aktaş, şunları kaydetti:
"Her şeyden önce gelen kısa filmlere tema açısından bakmakla mükelleftik. Seçici kurul üyeleri olarak her birimizin farklı tercihleri vardı. Önemsediğimiz filmler arasında ilk 20'ye girmeyenler oldu. Genç yönetmenler seçici kurulların beğenilerini bir başarı ölçüsü olarak görmemeli kesinlikle."
