TÜM KATEGORİLER
6 Aylık Evliliklerinin Davaları 10 Yıl Sürdü
İzmir'de evliliklerinin 6. ayında şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma sürecine giren M.A. ve A.A, tazminat, nafaka artırımı, azaltımı, icra takibi gibi birbirlerine açtıkları ve 10 yıl süren davada arabuluculukla anlaştı.
MERİÇ ÜRER - İzmir'de evliliklerinin 6. ayında şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma sürecine giren M.A. ve A.A, tazminat, nafaka artırımı, azaltımı, icra takibi gibi birbirlerine açtıkları ve 10 yıl süren davada arabuluculukla anlaştı.
Evliliklerinin 6. ayında eşinden boşanmaya karar veren A.A. (63) 2007 yılında boşanma davası açtı. Taraflardan M.A'nın (53) istememesi üzerine boşanma davası reddedildi. 3 yıl sonra A.A'nın tekrar boşanma davası açması üzerine taraflar boşandı.
Mahkeme, boşanma davasının sonucunda A.A'yı 11 bin lira tazminat ödemeye mahkum etti. A.A'nın gereken sürede tazminatı ödememesi üzerine hakkında icra takibi başlatıldı. Bu sefer A.A. bir süre ödediği nafakanın kaldırılması için dava açtı. Nafaka bedeli bu dava sonucunda indirildi.
Süreç, taraflardan M.A'nın nafaka artırım talebinde bulunması, A.A'nın ise nafaka indirimi yapılması yönünde dava açmasıyla devam etti.
Davalar uzayınca arabulucuya başvurdu
Sürecin yaklaşık 10 yılı bulması, davaların çok fazla uzaması üzerine M.A, 25 Ocak'ta arabulucu Yüksel Okyay Evren'e başvurdu.
İki tarafa da davet mektubu gönderen Evren, A.A'nın eski eşinin yüksek bedeller talep etmesinden şikayetçi olduğunu ve tarafların anlaşmaya yanaşmadığını kaydetti.
Taraflarla ayrı ayrı görüşerek olayı çözüme kavuşturmak istediklerini belirten Evren, bu süreçte çok fazla sıkıntılar yaşandığını, tarafların çok sık vazgeçme aşamasına geldiğini söyledi.
10 yıl süren husumet çözüldü
Evren, yalnızca 6 ay süren evliliğin 10 yıldır devam eden davalarını iki tarafın da bitirmek istediğini belirterek şunları söyledi:
"Çünkü her iki taraf da çok para harcamış, bu davalar kafalarını oldukça meşgul etmiş ve çok vakit harcamışlardı. Ancak o kadar çok şey yaşanmış ki bu yıpranan ilişkide taraflar birbirleri ile görüşmek dahi istemiyor, tarafların avukatları ise müvekkillerinin maddi menfaatlerine odaklandıkları için bir anlaşma zemini olmamış. Her iki tarafın da istemesi ile başlayan arabuluculuk süreci, birbirleri ile görüşmek istememeleri sebebiyle mekik diplomasisi (taraflarla ayrı ayrı görüşme) ile ilerledi ve taraflar tüm açılan davalar, icra takipleri ve devam edecek nafaka konusunda tam bir mutabakata vardı. İmza aşamasında dahi taraflar, ortağı olduğum çözüm merkezinin farklı toplantı salonlarında ağırlanıp, imzalar da mekik diplomasisi ile tarafların avukatlarının da katılımı ile tamamlandı."
10 yıl süren husumet, davalar zinciri, zaman ve enerji kayıplarının yapılan görüşmeler sonrasında sona erdiğine dikkati çeken Evren, "A.A. M.A'ya elden ve defaten 3 Mart tarihinde arabuluculuk anlaşmasının imzalanması ile toplam 20 bin lira ödedi. Bunun dışında başkaca nafaka, yargılama gideri, avukatlık ücreti, tahsil harcı ve sair ödemeyecek. Tarafların birbiri aleyhine açmış olduğu bütün davalardan feragat edecek. Her iki taraf ve taraf avukatları bu durumdan son derece mutlu şekilde ayrıldılar. Taraflar hayır duasında bulundu." dedi.
