TÜM KATEGORİLER
5 Metrekarelik Dükkanına Bir Ömrü Sığdırdı
TAYYİP HOŞBAŞ - Düzce'nin Akçakoca ilçesinde, babasının yanında 37 yıl önce çırak olarak başladığı ayakkabı tamirciliğini sürüdüren 62 yaşındaki Ömer Faruk Solak, babasından miras kalan 5 metrekarelik dükkanında ailesinin geçimini sağlıyor.
Solak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, babasının 1950'li yıllarda inşa ettiği dükkanda baba mesleğini sürdürerek 3 çocuk büyüttüğünü söyledi.
Çocuklarının birinin öğretmenlik yaptığını, diğerinin öğretmen ataması beklediğini ve en küçük çocuğunun da eğitim fakültesine devam ettiğini ifade eden Solak, "Bu küçük yerde geçimimi sağladım. Çok şükür çocuklarımın istikbalini sağladım." dedi.
"Çok para değil, yeterli para"
Babasının vefat etmeden önce ilçenin saygın esnaflarından olduğunu anlatan Solak, "Ayakkabılarla babamın tavsiyesi ile tanıştım. 1980'de babamın yanında çırak olarak bu mesleğe başladım. Bu meslek bana baba mirası. Ağabeyim o zamanlar lise okumak için Akçakoca'dan çıktı, babam beni bırakmadı. 'Gel beraber yapalım bu işi.' demesi üzerine başladım." diye konuştu.
Çok para kazanmadığını ama parasız da kalmadığını vurgulayan Solak, şöyle devam etti:
"3 çocuğumu ayakkabı tamirciliği ile büyüttüm. Halimden memnunum. Baba mesleği bizim seçmemizle olmadı. Parası fazla değil ama kanaatkar bir yapıya sahip olduğum için memnunum. 40 senedir hiç parasız kalmadım. Bu çok para değil, yeterli para. Çoluk çocuğuma en iyisini yedirip içirecek kadar."
Dükkanının kendisi için evinden de öte olduğunu ifade eden Solak, anne babaların çocukların meslek seçiminde dikkatli olmaları gerektiğine değinerek, "Bu mesleğe 12-13 yaşlarında başlanmalıdır. Aileler kötü alışkanlık kazanmamaları için çocuklarını bizlere emanet edebilir. Meslekte utanma olmaz, birinci kural bu. Bir mesleği seviyorsan yapacaksın, sevmiyorsan yapmayacaksın." diye konuştu.
"Mesleğe saygı en önemlisi"
Solak, kazancının çok olmadığını ancak sürekli olduğunu aktararak "Kazandığımız zaman çok kazanmayız ama devamlı kazanırız. 40 yıldır bir kere marketten veresiye pirinç almadım. 30-50 lira kazanırım ama bana yetiyor. Allah'a şükür. Bu da mesleğimize duyduğumuz saygı ve kanaatkar olmamızdan kaynaklanıyor. Mesleğe saygı en önemlisi." değerlendirmesini yaptı.
Babasının tavsiyelerine uyarak günlerini güzel geçirdiğini vurgulayan Solak, şunları kaydetti:
"Bana bu mesleği öğreten babama da her zaman dua ediyorum. Babamdan Allah razı olsun beni bu işe soktu, bana bir ekmek kapısı bıraktı. Babam, hastalıktan dolayı mesleği bıraktı, ben devam ettim. Bizim çocuklar okudu, bu mesleği yapmıyorlar. Bizden sonra da bu meslek biter."
