1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü Taksim tartışmaları arasında, çalışma hayatının problemlerinin unutulduğu bir gün olarak kutlanmasına asla rıza göstermeyeceklerini söyledi.

Türkiye Kamu-Sen'in 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü Adana'da kutlama kararı doğrultusunda Konya, Niğde, Kayseri, Aksaray, Kilis, Gaziantep, Kahramanmaraş, Hatay, Mersin, Osmaniye ve Karaman'dan kente gelen işçiler, bayrak ve dövizlerle sendika il temsilciliği önünden Atatürk Parkı'na kadar yürüdü.

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, burada Atatürk Anıtı'na çelenk sundu. Daha sonra saygı duruşunda bulunularak, İstiklal Marşı okundu.

Koncuk, konuşmasında, 1977'deki 1 Mayıs kutlamalarında hayatını kaybeden işçileri rahmetle andığını söyledi.

Bugünün bayram olduğunu aktaran Koncuk, "Adı emek olan bir bayramı kutlarken çeşitli tartışmalar içerisinde kutlamayı Türkiye Kamu-Sen olarak doğru bulmadığımızı defalarca ilan ettik. Bugün, çalışma hayatının, işçinin, memurun, asgari ücretlinin, işsizlerin, çiftçilerin, emeklilerin, esnafın, çalışan, çalışmayan tüm insanların dertlerinin gündeme getirildiği gün olarak kutlanmalı ama maalesef Taksim tartışmaları arasında hükumetin 12 yıldır beceriksiz yönetim anlayışını dile getirme imkanını bulunamıyoruz" dedi.

Koncuk, şu an Taksim'de çıkacak olaylara kilitlenildiğini anlatarak, bu durumda çalışma hayatının tartışılamadığını ifade etti.

Bu ortamdan siyasi iktidarın nemalanmaya devam ettiğini öne süren Koncuk, "Anlamakta zorlanıyoruz. Bir yerde olay oluyor, iktidar nemalanıyor. Terörist öldürülüyor, iktidar nemalanıyor. Bu iktidarın mağduriyeti hiç bitmedi. Saraya 5 milyar lira harcayan, uçaklara milyon dolarlar harcayan, makam araçlarına milyonlarca dolar harcayan iktidar mağdur değil. Mağdur, millettir" diye konuştu.

"7 Haziran önemli bir fırsattır"

Türkiye'de taşeronlaşmanın arttığını savunan Koncuk, şöyle devam etti:

"2002'de bu ülkede kamuda 20 bin taşeron çalışıyordu bugün bu sayı 755 bine ulaştı. 12 yılda bu iktidar taşeronlaşmayı 20 binden 755 bine ulaştırmış. Belediyeler dahil edildiğinde 1 milyon 200 bin, özel sektörü dahil ettiğimizde 2 milyonu bulan taşeron çalışan var. Başbakan açıklama yapıyor, 'taşeron sistem 1936'da başlamıştır' diyor. Yahu sizin iktidarınızdan önce 2002'de 20 bin taşeron çalışanı varken bugün 755 bin olmuşsa bunun hesabını sizin vermeniz lazım. 1936'yı adres göstermek etik bir davranış da değil ancak bu yalanlara inanan onbinlerce insan var bu ülkede. Artık bunlar değişmeli. Tüm sendikalar, sivil toplum örgütleri, iktidarın maskesini düşürmek için üzerlerine düşen sorumluluğu bundan sonra yerine getirmek zorundadır. Seçimler öncesinde tüm siyasi partilerden işsizliğe çare bulacağını ilan etmelerini istiyoruz. Artık Türkiye'de garip gureba edebiyatı bitirilmeli ve Türkiye'nin gerçek anlamda Anayasa'da yazdığı üzere sosyal devlet olmasının yolu açılmalıdır. Bu irade, Türk milletinin iradesidir, bunu sağlayacak tek irade de Türk milletidir. Bu nedenle 7 Haziran, önemli bir fırsattır."

Koncuk, Türkiye'nin iş kazalarında Avrupa birincisi, dünya üçüncüsü olduğunu bildirerek, bunun denetimsizlik sonucu ortaya çıktığını öne sürdü.

Türkiye'de 23 bin 4C'li bulunduğunu anlatan Koncuk, şöyle konuştu:

"Bu iktidar, 4C'lileri adeta hasım, düşman gibi üçüncü sınıf vatandaş olarak görüyor. 23 bin insana kadro vermeyi beceremeyen siyasal iktidarın neyi becerebileceğini lütfen 4C'li kardeşlerimiz sorgulasın. Sadece 4C'liler yok, 4B'liler de var. Hala kadro alamadılar. Bunların müsebbibi AKP iktidarıdır. 12 yıldır çalışanları hasım gibi gören, çalışanları kendisine rakip gibi gören ve onların haklarını her geçen gün geriye götürmeyi bir marifet zanneden bir siyasal iktidar var. Bu iktidar, devlet memurlarının da çalışanların da işçilerin de dostu değildir. 12 yıldır yaptıklarıyla memurlarımızı, emeklilerimizi, işçilerimizi, asgari ücretliyi inim inim inleten bu iktidar değil mi?"

Koncuk, 1 Ocak'ta aldıkları zammın enflasyonun altında kaldığını belirterek, "Sayın Başbakan siz, memura, emekliye borçlusunuz. Borçlu adamın konuşurken yüzü kızarmalı ancak sizin yüzünüz kızarmıyor. Böyle bir iktidar görmedim" diye konuştu.

Çözüm sürecine de değinen Koncuk, Türkiye'de Kürt sorunu olmadığını yıllardır söylediklerini kaydetti.

Koncuk, rotasyon uygulamasının çalışanların düzenini bozduğunu belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

" 1 Mayıs, marksistlerin bayramı değildir. 1 Mayıs, marksistlerin geçmiş hatıralarını birbirine anlattığı, nostalji yaptığı bir bayram değildir. Biz, Türkiye Kamu-Sen olarak Allah nasip ederse bundan sonra da bütün çalışanlarımızın, memurlarımın, işsiz gezen memleket evlatlarının dertlerini her zaman dile getirdiğimiz gibi her 1 Mayıs'ta da dile getirmeye devam edeceğiz. 1 Mayıs'ın, Taksim tartışmaları arasında çalışma hayatının problemlerinin unutulduğu bir gün olarak kutlanmasına asla rıza göstermeyeceğiz."

Türkiye Kamu-Sen üyeleri ve konfederasyona bağlı sendikaların genel başkanlarının katıldığı kutlamalarda, sendikanın Isparta teşkilatından gelen bir kişi, sırtındaki tulumba ile alandakilerin üzerine gül suyu sıktı.

Konuşmaların ardından kutlamalar sona erdi.

İsmail Koncuk 1 Mayıs Taksim Yerel Haberler